Kısa bir süre önce sosyal medyayı karıştırırken bir fotoğraf gördüm. Atatürk Bulvarı’nda çekilmiş. Gece karanlığında beş-on kişi semt pazar sonrası oluşmuş atıklardan bir şeyler topluyorlar. Ne topladıkları da pek belli değil. Fotoğrafın altında da bir not: ‘’AKP ülkemizi bu hale getirdi vatandaş açlıktan çöplerden yiyecek topluyor.’’ Biraz ilerleyince gördüm ki aynı fotoğraf başka kişiler tarafından da paylaşılmış. Paylaşım yapanlar içerisinde ‘’yoldaş medyadan!‘’ arkadaşlar da var. Anladım ki fotoğraf üzerinden algı operasyonu yapılıyor. Birincisi, bu fotoğrafı paylaşan arkadaşın daha bu ülkeyle alakalı temel bilgileri eksik. Bazı yozlaşmalar sebebi ile sayıları azalsa da hala ülkemizde “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” düsturu ile yetişmiş milyonlar var. İkincisi, kendisi de deneyebilir, en yakın muhtara, belediyeye, kaymakamlığa giderse gitsin karnı doyar. Sosyal yardımlaşma dernekleri ve belediyeler her gün binlerce insanı doyuruyorlar. Gururla söyleyebilirim ki Avrupa’nın tartışmasız en sosyal devleti Türkiye’dir.

Peki, fotoğraf yalan mı? “Değil”

Ülkemiz ekonomisinin 2019 yılı geri dönüşümden elde ettiği katkı ÇEVKO verilerine göre 35 milyar lira yani fotoğraftaki vatandaşlar aç oldukları için değil ’’alın teriyle’’ para kazanmak için oradalar. Geri dönüşümü organize etmek de belediyelerimizin yetkisinde.

Eğer insanlar, uygun olmayan kıyafetle çöpleri karıştırıp para eder maddeleri arıyorsa burada sorumlu, bunları ayrıştırmadan kontrolsüz bir şekilde atan biz vatandaşlarda, diğer bir sorumlu da belediyeler. Milyonlarca lirayı sosyal ve kültürel faaliyetler adı altında harcayan belediyeler neden bu insanlara uygun kıyafet dağıtmaz ya da bunlara uygun çalışma malzemeleri temin etmez? Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun 03 Mayıs 2016 tarihinde yaptığı grup toplantısındaki açıklamasında “CHP’li belediyeler geri dönüşüm atığı toplayanları karşılıksız sigorta yapacak’’ sözü var. Şimdi ben buradan sormak isterim Eskişehir’de şimdiye kadar kaç kişiye sigorta yapıldı? Bir cam şişenin doğada yok olma süresi 4000 yıl, plastik ise 1000 yılda yok oluyor. Geri dönen her bir ton cam için yaklaşık 100 litre petrol tasarruf etmiş oluyoruz. Her bir ton kağıdın geri kazanılması 16 adet çam ağacının kesilmesini, 4100 kw/saat enerjinin kullanılmasını, 25900 litre suyun harcanmasını, 30 kg hava kirleticisinin atmosfere atılmasını önler. Yani o aşağılamaya çalıştığınız insanlar hem ev ihtiyaçlarını karşılıyorlar hem de dünyamızın daha az kirlenmesini sağlıyorlar. Aç dediğiniz insanlar, asli görevlerinden biri atıkları toplayıp ayrışmalarını sağlamak olan belediyelere yardımcı oluyorlar. Peki, o zaman soru şudur; “Ekonomik bir olayı alıp siyasi malzeme yapıp algı operasyonu yapan, üstelik izinleri olmadan insanların fotoğraflarını sosyal medyada paylaşan arkadaşlar sizin bu ülkeye, dünyamıza hiç faydanız var mıdır?” Hiç sanmıyorum. Üstelik oksijen tüketiyorsunuz.