İsmet Beceriklican

İsmet Beceriklican

Tüm Makaleleri

Notre Dame’ın Kamburu

- Dostluk nedir, biliyor musunuz? Diye sordu. - Evet, diye yanıtladı Çingene kızı; kardeş gibi olmaktır; tıpkı elin iki parmağı gibi iç içe geçmeden birbirlerine dokunan iki ruh gibi. - Ya aşk? - A...

Ferrari’sini Satan Bilge

“Her gün, çoğu olumsuz olmak üzere aynı şeyleri düşünen insanlar kötü zihinsel alışkanlıklara kapılırlar. Yaşamlarındaki onca iyi şeye odaklanmak ve bunları daha da iyileştirmeye çalışmak yerine, geçm...

Olasılıksız

“Olasılık teorisi, hayatın sayılara dökülmüş halidir.” (s.124)

Kapıyı Çalan Kimdir?

“Yaşamın ağır yükü yüzlerde derin çizgiler oluşturmuştu. Neden gülmüyordu ki insanların yüzleri? Bunu bilmeyecek ne var, diye kendi kendimi yanıtlıyordum, geçim şartları, her geçen gün yaşam şartların...

Susmak Nasıl da Yoruyor İnsanı

“Güzeldi, çünkü bir genç tanırdım o zamanlar -karanfil çiğnerdi. Çünkü kız öpmeye heveslenirdi hep -gerçekleşmeyecek olsa da… Öyle işte… Bir genç tanıdım bir zamanlar: Boşa çiğnenmiş karanfil kokar...

Mürebbiye

“İnsana mutluluk kadar sağlık katan bir şey yoktur ve en büyük mutluluk da bir başka insanı mutlu etmektir.” (s.57)

Tatar Çölü

“Borular çalabilir, savaş türküleri duyulabilir, kuzeyden ürkütücü haberler gelebilirdi, bir tek bunlarla kalsa Drogo yine de kaleden giderdi; ama şimdiden alışkanlıkların uyuşukluğunu, askerlere özgü...

Bir Yumak İnsan

“Ne söyledi siz büyük şair?” “Bir beyin salata.” “Yok bugün beyin salata.” “Nasıl olur da olmaz, koskoca lokantada? Hiç yakıştıramadım.” “Allah’ın sana vermediği şey, burada neden olsun?” (s.198...

Enver Paşa’nın Anıları

“Arkadaşlar, İşte beni görüyorsunuz. Binbaşı idim. Anam, babam, kardaşlarım var. Hepsini bıraktım. Ben bu iş için çalışacağım. Siz de benimle beraber ölünceye kadar canınızla, malınızla çalışacağınıza...

Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat

“İnsanların çoğu sınırlı bir hayal gücüne sahiptir. Duyumlarını uyaracak ölçüde yakınlarında gerçekleşmeyen bir olaya ilgi göstermek pek içlerinden gelmez; ama aynı şey gözlerinin önünde, doğrudan duy...

Güven

“Coşkuyla bakıyorsun her şeye. Kötü çarpacaksın bir gün diye korkuyorum. Kayalarla dolu dünya oğlum.” (s.363)

Efrâsiyâb’ın Hikâyeleri

“Çirkinliği görenler çirkindir belki, hem dünyayı korku duygusuyla değil, güzellikle tanıyorum. Benim ona baktığım gibi, dünya da bana bakıyor ve gülümsüyor, ben ona neden gülümsemeyeyim? (…) ve gülüm...

Daha fazla göster