Kentin en önemli öğretim kurumlarından olan Baksan Mesleki Eğitim Merkezi Müdürü Ahmet Engin Çalışkan geçtiğimiz günlerde kullandığı resmi araçla trafik kazası yapmış.  Böyle bir kaza herkesin başına gelebilir. Ancak kaza sonrasında yaşananlar ‘Bu kadarı da pes’ dedirtti. Çalışkan yaptığı kaza sonrasında karşıdaki marketten naneli sakız almak için araçtan çıkmış. Oraya doğru giderken, kazada aracı zarar gören kişi ona ‘Nereye kaçıyorsun’ diye bağırmış. Sakız aldıktan sonra Çalışkan ‘Ben kaçmıyorum. Markete gittim’ demiş. İkili arasında bu konuda tartışma yaşanmış. Kazaya karışan diğer aracın sürücüsü polis çağırmış. Çalıştığı kurumun aracını kullanan Çalışkan’ın alkollü olduğunu tespit etmiş.  Bu konuda tutanak tutulmuş.  Çalışkan’ın kullandığı araçta maddi hasar meydana gelmiş. Konuyla ilgili Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt’ı aradım. “Yaşanan kaza olayından anında haberim oldu. Çalışkan hakkında soruşturma açtım. Bu konuda gereken yapılacaktır” dedi. Ne diyeyim? Çalışkan sakız almaya markete gideceğine kaza yaptığı araç sürücüsüyle konuşsaydı; belki bu işten sıyrılabilirdi. Sayın Çalışkan alkollü şekilde resmi araçla kaza yaparak, başına büyük bir iş aldı. Soruşturma sonrasında yöneticilik görevi üstünden alınabilir.

///////////////////////////////////

Onlar Tövbekar Oldu!..

Alkollü şekilde resmi araçla kaza yapan Ahmet Engin Çalışkan’ın Eğitim Bir-Sen Eskişehir Şube Başkanı Muammer Karaman arasında 6 yıl önce yaşanan trajikomik olayla ilgili kaleme aldığım yazıyı siz okurlarımız için tekrar yayınlıyorum;

‘FREE SHOPTAN VİSKİ ALMIŞSIN’
Kendisini İl Milli Eğitim Müdürünün üstünde gören Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Muammer Karaman yüksek puan alan okul müdürlerine ‘şu okulu isteme. Bu okul için şuna söz verdik’ diye talimatlar yağdırıyordu. Karaman aynı sendikada olmalarına rağmen yıldızının bir türlü barışmadığı şimdiki Öğretmenevi Müdürü Abdulvahap Eyidil’in İnönü İlçe Milli Eğitim Müdürü olmasını kendisinin engellediğini adaylığını açıkladığı toplantıda ballandırarak anlatıyordu. Cemaatçi olduğunu hiçbir zaman saklamayan 3-4 okul müdürüne 75 ve daha üstü puan verildi. Eğitim Bir-Sen içerisinden bazı kişilerin “Bu paralelcilere neden 75 puanın üzerinde verildi?” diye gösterdikleri tepkiye Şube Başkanı Muammer Karaman ‘Onlar tövbekar oldu’ yanıtını veriyordu. Aynı Karaman’ın ilçeden Eskişehir’e gelmek isteyen Okul Müdürü Ahmet Engin Çalışkan’a “Sen yurtdışından gelirken, free shoptan viski almışsın. Seni görenler olmuş. Bundan dolayı seni Eskişehir’e müdür olarak getiremem” demiş. Çalışkan’da cemaate yakın okul müdürlerine neden fazla puan verildiğini soruyor. Karaman ‘Onlar tövbekar oldu’ diyor. Bunun üzerine Çalışkan, Karaman’a, “Biz de tövbe eder, tövbekar oluruz” yanıtını vermiş. Bu yaşananlar Eskişehir eğitiminin aylarca Milli Eğitim Müdürü değil de Eğitim Bir-Sen Başkanı tarafından yönetildiğini çok açık şekilde gösterdi.”

ANCAK ALLAH AFFEDER

Yukarıdaki Cemaatçi Müdürün Tövbesi Kabul Oluyor da Viski Alanın Olmuyor mu?’ başlıklı yazıyı 3 Eylül 2014’de kaleme aldım. Peki tövbe nedir? Kime yapılır? “Sözlükte pişmanlık ve dönmek anlamına gelen tövbe, dinî bir kavram olarak, kulun işlediği kötülük ve günahlara pişman olup, onları terk ederek Allah’a yönelmesi, emirlerine uymak ve yasaklarından kaçınmak suretiyle Allah’a sığınarak bağışlanmasını dilemesi demektir.” Yani onların tövbesini sendika başkanı değil, ancak Allah kabul ederek, affeder. Karaman’ın altı yıl önce (17-25 Aralık Operasyonundan sadece 8,5 ay sonra)  ‘onlar tövbekar oldu’ diye savunduğu o okul müdürlerinden kaçı daha sonra FETÖ’den cezaevine gönderildi. Kaçı meslekten ihraç edildi veya emekli olmak zorunda kaldı. Zamanında kafe köşelerinde ‘kul hakkı yiyip’, bol kepçeden puanlar dağıtarak, birilerini müdür yapanlara umarım birileri bu soruları sormuştur…

///////////////////////////////////

FIKRA

DÜŞTÜK BEA..

Kadının evinde cam kırılmıştı. Camcıyı aradı ve sipariş verdi. Yarım saat sonra zil çaldı. Kadın megafondan seslendi:
- Kim o?
- Camcı bea..
Kadın kapıyı açtı ve camın takılacağı yeri gösterdi. Beş dakika sonra yine zil çaldı.
- Kim o?
- Camcı bea..
- Yanlışlık var. Az önce bir camcı gelmişti.
- Düştük bea..

///////////////////////////////////

ÇİVİ

“Ön yargı; arı soktu diye bal yememektir.” Doğan Cüceloğlu