Eskişehir 9. Asliye Ceza Mahkemesi Yunus Emre Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Kerim Erzincanlı'nın, Öğretmenler Kurulu Toplantısında meslektaşlarına hakaret ettiği gerekçesiyle 375 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi. Erzincanlı günlüğü 50 liradan toplam 18 bin 750 lirayı altı eşit aylık taksitlerle ödeyecek. Ödememesi durumda cezası hapse çevrilecek.
Mahkeme daha önce verilen HAGB kararının denetim süresi içerisinde suç işlediği için hakkında hükmün geri bırakılmasına yer olmadığına da karar verdi. Daha önce 13 Şubat 2021 tarihinde yani üç yıl önce bugün kaleme aldığım “Milli Eğitim’de Er Ryan’ı Kurtarma Operasyonu” ile İl Disiplin Kurulu’nda 3’e karşı 2 oyla kurtarılan Erzincanlı mahkeme tarafından iki defa cezalandırılmış oldu. Son verilen cezayı az bulan Savcının bu karara itiraz ettiği öğrenildi.
Peki Erzincanlı hangi sözlerinden dolayı ceza aldı? Erzincanlı, okulda bir öğrenciye yönelik taciz olayını kendisinden önce polise bildiren öğretmenlere; “Soruyorum saf mısınız? Daha da ileriyle götüreyim salak mısınız?” diye hakaret etmiş. Öğretmenler Eskişehir Valiliğinin yayınladığı Çocuk İhmali ve İstismarı Eskişehir Uygulama Yönergesinin 7’nci maddesine göre hareket etmiş. Peki bu madde ne diyor? “Herhangi bir ihmal ya da istismar olayı ile karşılaşıldığında olay öğrenildiğinde deliller yok etmeyerek, mağdurun vücudunu yıkamadan, kıyafetini değiştirmeden ve olay yerine hiç dokunmadan acilen adli veya kolluk birimlerine bildirim yapılır” diyor. Öğretmenler bu maddeyi söyleyip, yaptıklarının doğru olduğunu savunuyor. Kendini müdür değil de okulun sahibi sanan Erzincanlı onlara yönergeye uygun hareket ettikleri için teşekkür edeceğine; “Soruyorum saf mısınız? Daha da ileriyle götüreyim salak mısınız?” diye hakaret etme cüretini kendine görüyor. Aynı Erzincanlı kurul toplantısında Tesisat Bölümü öğretmenlerine de “Sıçtınız sıvadınız. B.kunuzu ben temizliyorum” diye hakaret etmiş.
Tanık ifadeleri ve delilleri inceleyen mahkemede Erzincanlı’yı suçlu bulmuş. Demek ki İl Disiplin Kurulu’nda Erzincanlı’yı kurtaranlar doğru yapmamış. Eskişehir eğitimimde faaliyet gösteren yandaş sendika için zaten eğitimin, öğrencilerin hiçbir önemi yok. Kendilerine yandaş olanları yaptıkları tüm hatalarına rağmen kurtarmayı sendikacılık sanıyor.
KERİM ERZİNCANLI NASIL KURTARILMIŞTI?
13 Şubat 2021'de (3 yıl önce) Görünüm’de kaleme aldığım yazıda şu ifadeleri kullanmıştım.
Türk Eğitim-Sen Eskişehir Şube Başkanı Haydar Urfalı, İl Milli Eğitim Disiplin Kurulu’nda dönemin Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Muammer Karaman ve iki okul müdürünün Vali Yardımcısı ve Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürün karşı oylarına karşı, Kerim Erzincanlı lehinde oy vererek, meslektaşlarına yapılan galiz küfrü onayladıklarını söyledi. İl Disiplin Kurulu Başkanı da olan Vali Yardımcısı Kürşat Güleryüz ve dönemin Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürü Hakanı Cırıt, Erzincanlı’nın itirazına karşı ret oyu vererek, kınama cezasının kalkmamasını istiyor. Sendika temsilcisi olan Muammer Karaman doğal olarak üyesi olan Erzincanlı’yı savunarak; bu cezanın da kalkmasını istiyor. Karaman’ı bıraksan, belki de ‘az hakaret etti’, ‘keşke daha fazla hakaret etseydi’ deyip, Erzincanlı için takdir belgesi de(!) isterdi. Bu üç isim kendilerinden beklenilen oyu kullandı. Peki verdikleri oylarla 3-2 çoğunluğu sağlayıp, bu olayda Er Ryan’ı pardon Erzincanlı’yı, Geylan’ın dediği gibi ‘Püripak’ yapan iki okul müdürü kim? Amirleri olan Vali Yardımcısı ve Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürünün aksi yönünde oy kullanan ‘yürek yemiş kahramanlar!’ Atatürk Lisesi Müdürü Yakup Tutkun ve Orgeneral Halil Sözer Ortaokulu Müdürü Mevlüt Öztekin’di. Bu iki isim Erzincanlı lehine oy verirken kendi içlerinde; “Sendika Başkanı dururken; kim takar Vali Yardımcısını, İl Milli Eğitim Müdürünü” demişler midir? İl Milli Eğitim Müdürü bu iki okul müdürüne; “Ben konumun gereği Erzincanlı’nın aleyhine oy vereceğim. Siz benim tam tersi oy verin de Kerim bu işten ceza almadan sıyrılsın” diye talimat vermiş olabilir mi? Eğer durum böyleyse; olan Vali Yardımcısına olmuş. Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız’ın, Bakanlık müfettişleri tarafından suçlu bulunmasına ve üstelik Vali Yardımcısı ve Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürünün karşı oylarına rağmen bir okul müdürünün hiçbir ceza almadan kurtarılması operasyonundan haberi var mı? Erzincanlı, Eğitim Bir-Sen değil de; Türk Eğitim-Senli, Eğitim-Senli veya Eğitim-İşli olsaydı bu olaydan tereyağından kıl çeker gibi sıyrılabilir miydi?”
Çok şükür mahkemeler kişilerle ilgili karar alırken, sendikasına göre hareket etmiyor. Umarım Eskişehir Valiliği İl Disiplin Kurulu, mahkemenin Erzincanlı ile ilgili aldığı karardan bir ders çıkarır. Karar alırken; yandaş sendikanın yapacağı baskılara boyun eğmezler. Sadece ‘Adalet’i savunurlar…
