Bu sayımızda hepimizin dilinde olan bir Sadettin Kaynak eseri ile merhaba demek istedim sizlere. Hikâyeye geçmeden önce merhum bestekâr Sadettin Kaynak’tan bahsetmek istiyorum.

Sadettin Kaynak 15 Nisan 1895 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Klasik Türk musikisinin en önemli bestekârlarından birsidir. Rize Derepazarı ilçesinden Ali Alaaddin Efendi ve Havva Hanım’ın oğludur. 10 yaşında hafız olan Sadettin Kaynak kendi döneminde ezanı Türkçe seslendirenlerden biridir. Aynı zamanda da İlahiyat Fakültesi mezunudur. 1926 yılında Hüzzam makamındaki “Hicran-ı Elim” besteledi. Bu eser ilk bestesidir. Plak doldurmak için Berlin’e gitmiştir. 1928 yılında Sultan Selim camisinin baş imamı olmuştur.

İstanbul’a döndükten sonra film müzikleri bestelemeye başlamıştır. 100’e yakın film müziği bestelediği söylenir. Bunların çoğu Mısır’dan getirilen filmlerdir. İlk film müziği bestesi Arap filmi olan “Leyla ile Mecnun” ve Türk filmi olan “Allah’ın Cenneti” filmleri içindir.

42 ayrı makamdan 632 beste yapan Kaynak’ın eserlerinde zengin bir folklorik yapı görülür. Eser içinde usul değişiklikleri ve makam atlamalarıyla kendine özgü bir tavır yakalamıştır. Hepimizin kulağında olan ve severek dinlediğimiz aynı zamanda da bir film müziği olan “Dertliyim Leyla” Segâh makamında başlar ve Nihavent makamında biter. 

Sadettin Kaynak bir gece rüyasında İslam peygamberi Hz. Muhammed’i görür. Hemen aynı sabah “Muhabbet Bağına Girdim Bu Gece” adlı şarkısını besteler.

Talebesi Hafız Ahmet kendisini ziyarete geldiğinde sevinçten ağlayarak rüyasını anlatır ve yaptığı besteyi kendisine okur. Bu besteyi Sadettin Kaynak tarafından Hz. Muhammet için yapılmıştır ve hicaz makamındadır.

Bir sonraki hikâyede buluşmak üzere.

Muhabbet bağına girdim bu gece
Açılmış gülleri derdim bu gece
Vuslatın çağına erdim bu gece
Muhabbet doyulmaz bir pınar imiş

Ararım, ararım, ararım seni her yerde
Sorarım ıssız gecelerde sevgilim nerde?
Ararım, ararım, ararım seni her yerde
Sorarım ıssız gecelerde sevgilim nerde?

Açılmış bahtımın gonca gülleri
Gönül bağında ötsün bülbülleri
Aşkıma sarayım hep gönülleri
Muhabbet doyulmaz bir pınar imiş