Kamuran Arıkan yaptığı açıklamada şunları söyledi; "Her zaman şunu söylüyoruz; eğitimin taşıyıcı kolonu ve asli unsuru öğretmendir. Öğretmeni itibarlı kılamazsanız, eğitimde istenen hedeflere ulaşmanız mümkün değildir. Yıllar içerisinde yapıla gelen yanlışlıklarla, maalesef öğretmenin eğitim sürecindeki etkinliği zayıflatılmıştır. İşte bunun sonucu olarak da okullarda çirkinlikleri yaşar hale gelmişizdir. Başta kamu yönetimi olmak üzere, toplumun tüm kesimleri öğretmenin saygınlığını korumak için sorumluluk almalıdır.
'Bir harf öğretinin kırk yıl kölesi olurum' terbiyesiyle yoğrulmuş bir kültürün mensupları olarak, öğretmeni rencide eden davranışları pervasızca sergileyen nesilleri nasıl meydana getirdik diye düşünmemizin zamanı değil midir?
Yıllardır Alo 147 gibi CİMER gibi vasıtalar üzerinden mesnetsiz başvurularla öğretmeni huzursuz eden, saygısızlığın faillerini cüretlendiren uygulamalar bugün yaşadığımız tablonun sebeplerinden değil midir? En ufak, aslı astarı olmayan bir şikâyette dahi öğretmeni suçlu bulmaya çalışanlar kendinizi sorgulamanız gerekmiyor mu?
Adeta, öğretmeni tezgahtar, öğrenci ve veliyi müşteri gibi kabul eden ve 'Müşteri her daim haklıdır' yaklaşımıyla meslektaşlarımızı ortada bırakan anlayışların müsebbiplerini sorgulamamız gerekmiyor mu?
ÖĞRETMENLİK ÇOK KUTSAL BİR MESLEKTİR, ÖĞRETMENLİK KENDİNİ VELİYE, ÖĞRENCİYE BEĞENDİRME İŞİ DEĞİLDİR.
BİZLER KİMSENİN İŞİNE KARIŞMIYORSAK, KİMSEDE BİZİM İŞİMİZE KARIŞMASIN.
İlimizde yaklaşık 150 bin öğrenci var. Anne ve babasına bakarsak bu sayı 300 bin ediyor. Maalesef kendini öğretmen gören 300 bin kişi var. Bütün herkes öğretmenin işine karışıyor ve kendince öğretmencilik yapıyor.
HERKES İŞİNİ YAPSIN. ÖĞRETMENLİK YAPACAKSA GİTSİN OKUSUN GEREKLİ PEDEGOJİK FORMASYON EGİTİMİNİ ALSIN ATANSIN SONRADA ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNİ YAPSIN.
Artık yeter!
Kamu yönetimi gerekli tedbirleri hızlıca almalı, okullarımızda disiplin mevzuatı ve uygulamalarını tavizsiz düzenlemeli ne veli ne öğrenci ne de başka bir unsurun öğretmenin saygınlığını rencide edecek tutumlarına müsamaha göstermemelidir.
Buradan ailelerimize de çağrıda bulunmak isterim ki; sizin öğretmene verdiğiniz değer, aslında çocuklarınıza verdiğiniz kıymettir. Çocuğunuzun yetişmesinde, iyi eğitilmesinde, güzel bir geleceğe ulaşmasında sizden çok daha fazla öğretmenin dahli vardır. Öğretmen sahip çıkmanız aslında çocuğunuzun hayalini kurduğunuz geleceğine sahip çıkmanızdır.”

