İktidarın kamu işçilerine önerdiği zam oranlarının gerçeklikten tamamen uzak olduğunu belirten Arslan, “Yüzde 24 zam teklifi, milyonlarca işçiye ‘açlık sınırında yaşayın’ demektir. TÜİK eliyle makyajlanan enflasyonla değil, halkın mutfağındaki yangınla hesap yapılmalıdır. Bugün temel ihtiyaç ürünlerine, kiralara, faturalara gelen zamlar ortadayken emekçiye reva görülen bu rakamı kabul etmiyoruz” dedi.
“TÜRK-İŞ’in grev kararı emeğin meşru isyanıdır!”
TÜRK-İŞ’in grev kararını son derece meşru ve haklı bulduğunu dile getiren Arslan, “Karayolları’ndan başlayarak 500’e yakın kamu kurumuna grev ilanı asılması, Türkiye işçi sınıfının sessiz kalmayacağını, hakkını sonuna kadar arayacağını göstermektedir. Bu yalnızca ücret pazarlığı değil, emeğin itibarı, geçim hakkı ve toplumsal adalet talebidir” ifadelerini kullandı.
“Sermayeye vergi afları, işçiye tasarruf… Bu adaletsizlik sürdürülemez!”
Milletvekili Arslan açıklamasında iktidarın çifte standardına da sert sözlerle dikkat çekti:
“Saray’a, yandaş müteahhitlere, vergi aflarıyla beslenen holdinglere sınırsız kaynak bulanlar; söz konusu emekçi olunca bütçe yok diyor. Sermayeye teşvik, işçiye tasarruf diyerek bu düzeni sürdürmeye çalışıyorlar. Ama artık yeter! Emekçiyi ezen bu ekonomik düzene karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.”
“Meclis’te de, sokakta da bu mücadelenin takipçisiyim”
Ziyarette sendika yöneticileriyle yürütülen sürece dair bilgi alışverişinde bulunan Arslan, Eskişehirli kamu işçilerinin yaşadığı sorunları da dinledi. Hem TBMM’de hem de kamuoyunda bu mücadeleyi büyütmeye kararlı olduklarını vurgulayan Arslan, “Emekçiye reva görülen sefalet dayatmasına karşı sonuna kadar dayanışma içinde olacağız. Meclis kürsüsünde de, meydanlarda da işçinin, emekçinin sesi olmaya devam edeceğim” dedi.
Ziyaretin sonunda sendika temsilcileri Arslan’a desteklerinden ötürü teşekkür ederken, dayanışmanın büyütülmesi gerektiği mesajı öne çıktı.