Yapılan açıklamada şu görüşler dile getirildi; “Dünyada ve ülkemizde kanser hastalıkları, maalesef bulaşıcı ve tehlikeli bir hastalık gibi algılanıyor, yanlış bilgilerin yaygınlaşması da artık kolaylaştığı için önyargılar haliyle oluşuyor. Ancak LÖSEV olarak yıllardır hep diyoruz ki: lösemi değil, iyilik bulaşıcıdır; kanser bulaşıcı bir hastalık değildir. Kanser, tedavisi olan özellikle toplumsal farkındalıkla insani değer ve yaklaşımların korunmasıyla daha başarılı aşılabilecek bir hastalıktır. Ülkemizde artık LÖSEV ile birlikte lösemiye ve kansere yönelik bilinç eskiye oranla yükselmiştir. Yaptığımız birçok farkındalık çalışmaları ile kanser hakkında toplumsal bilinç oluşturulmuştur. Yine de hala pek çok kişinin hastalık konusunda bilgilerinde eksik ya da yanlış bilgiler görülmektedir. LÖSEV’den önce lösemi tedavisinde başarı oranı %20’lerdeyken artık başarı oranı, LÖSANTE Çocuk ve Yetişkin Hastanemizde %92’lere ulaşmıştır. Amacımız %100’e ulaşmaktır. 23 yıllık bir vakıf olarak geriye dönüp baktığımızda çaresizlik ve ölümcül ifadelerinin kanseri tanımladığını, ancak günümüze yaklaştığımızda LÖSEV ’le bu algının olumlu anlamda esnediğini görüyoruz. Biliyoruz ki çaresizlik hastalıktan değil, maddi sıkıntılar, bilgisizlik ve dayanışmanın olmadığı durumlarda karşımıza çıkıyor. Ölümcül ifadesi, enfeksiyondan ve geç kalınmış veya yanlış belirlenen tanılardan kaynaklanıyor… Yani kanser tedavisi olan, LÖSEV ‘in kayıtlı aileleri, gönüllü ve bağışçılarının dayanışmasıyla hayatın içinde, insana yakışır koşullarda atlatılabilen bir hastalık. Büyük LÖSEV Ailesi, başta bilinçli ve sağlıklı düşünen bir toplumla sağlığı geri kazanmanın mümkün olabildiğini yaptığı çalışmalar ve ortaya koyduğu başarılarla gösteriyor. 1-7 Nisan Kanser Haftası özelinde insanlarımızı bir kez daha duyarlılığa davet ediyor, çevrelerinde kanserle mücadele eden ailelere destek olmaları konusunda çağrıda bulunuyoruz. Yine duyarlılık göstererek çocuk ve yetişkin kanser hastalarını LÖSEV ‘den maddi, ayni ve sosyal yardımlar alabilecekleri konusunda bilinçlendirmelerini, bizlere yönlendirmelerini bekliyoruz. Bilinçli toplumla sağlıklı yaşamın mümkün olabileceği inancımızı koruyor, farkındalık çalışmalarımıza duyulan ilgi için teşekkür ediyoruz.”
