Yunus Emre Devlet Hastanesinde yapılan toplantıya Eskişehir İl Sağlık Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü, Eskişehir Adliyesi Adli Destek ve Mağdur Hizmetler Müdürlüğü ile Yunus Emre Devlet Hastanesinin temsilcileri ve uzmanları katıldı. Yapılan toplantıda, Çocuk İzlem Merkezi faaliyetlerinin daha verimli ve etkin hale gelmesi ile kurum ve kuruluşlar arasındaki iş birliğinin artırılması yönünde kararlar alındı. Toplantı sonunda Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan ve toplantı heyeti çocuk istismarının önlenmesi ve istismara uğrayan çocuklara bilinçli, etkin bir şekilde müdahale edilmesi amacıyla hizmet veren Eskişehir Çocuk İzlem Merkezi’nde (ÇİM) incelemelerde bulundu. Çocuk İzlem Merkezinde görev yapan pedagog, psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarından oluşan adli görüşmecilerle merkezin işleyişi konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Çocuk istismarıyla mücadelede en önemle merkez Başsavcı Yeldan, çocukların yaşadığı olaydan daha az etkilenmesi, ikincil mağduriyet yaşamaması için tüm paydaşların kolektif bir tutum sergileyerek işbirliği içinde hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Yeldan, “Gerek cinsel istismar olaylarını soruşturan Cumhuriyet Savcılarımız gerekse mağdurlarla ilk kez temas kuran adli görüşmecilerimiz ve kolluk kuvvetlerimiz mahkemelerin etkin bir şekilde yargılama yapması için hassasiyetle görevini yapmalıdır. Bu bağlamda Çocuk İzlem Merkezi’nin güçlendirilmesine yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Çocuk istismarıyla mücadelede en önemli merkez Çocuk İzlem Merkezleridir. Bununla ilgili süreçte tüm paydaş kurumlarla müşterek çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu. 7 Yıldır faaliyette Eskişehir’de 1 Aralık 2015 tarihinden bu yana faaliyet gösteren Eskişehir Çocuk İzlem Merkezi, cinsel istismar mağduru çocuğun karakol veya adliyeye getirilmeden beyanının alınması, muayenesinin yapılması, aile görüşmesinin yapılması ve raporunun hazırlanması işlemlerini yerine getirerek öncelikle mağdur çocuğun tekrar bir mağduriyet yaşamaması ve âdil yargılamaya esas olacak ilk delillerin toplanmasında önemli bir rol oynuyor.