Alkan yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Eskişehir’de pandeminin yarattığı olumsuz koşullarına rağmen, öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin üstün gayretleriyle bir dönemi bitirmeye hazırlandığımız bu günlerde velileri gelecek yılın tartışmaları esir almış durumdadır. Türkiye ve Eskişehir’de eğitim en temel gündem maddesi olmaya devam ediyor. Sorunların kronik bir hal almışlığını, eğitim sistemimizin çarpıklığını, toplum olarak hep beraber ödüyoruz. İyi yönetilmeyen eğitim süreçlerinde, okullar adeta kaderine terk edildi. Başta ödenek olmak üzere, ikili eğitim, yardımcı personel sorunu ne yazık ki çözüme kavuşturulamadı. Taşımalı sistem, artan maliyetler nedeniyle şimdiden gelecek eğitim döneminin temel sorunu olmaya aday. Aynı şekilde ilçelerdeki eğitim emekçilerinin ulaşım maliyeti de çözüm bekleyen bir sorunsal olarak ortada duruyor. OKUL İDARELERİ PARA SONUNU ÇÖZMEK İÇİN KERMES, PANAYIRLAR DÜZENLİYOR. Kamusal eğitimin bitmesinin sonuçlarını, ekonomik krizin etkisiyle veliler iyice hissetmeye başladılar. Kermeslere giriş parasından ürünlere kadar ödeme yapan, veliler olmasa okulların neredeyse hiçbir ihtiyacı karşılanamaz hale geldi. Bunlar dışında, velilerden özellikle ilkokul 1. sınıfa ve ortaokula başlayacak olanlardan bizlere şikayetler şimdiden gelmeye başladı. Bazı okullara yoğunlaşan talep, bir fırsat olarak okul idareleri tarafından değerlendirilmektedir. KAYIT PARASI SORUNU ÇÖZÜLMELİDİR! 46 okulumuzda devam eden ikili eğitimin çözülememesi, merkezi okullardaki yığılma bu kentin gerçekliği olarak ortadadır. Bu durum eğitimde adeta kanayan yaraya dönüşmüştür. Eğitim bir hak olmaktan çıkmıştır. Paran kadar eğitim temel kural haline gelmiştir. Ayrıca öğretmen seçimi üzerinden yapılan spekülasyonlar öğretmenlik mesleğinin itibarını zedelemektedir. Buradan Eskişehir’deki yetkililere sesleniyoruz: -Başta Odunpazarı ve Tepebaşı’ndaki ikili eğitim veren ilk ve ortaokullarda tam güne geçilmelidir. -Merkezi okullara yığılmanın önüne geçilmelidir. - Okullarda velilere öğretmen seçimi hakkı para ile vermek yerine kura sistemine geçilmelidir. Öğretmenlik mesleği, öğretmenin emeği tartışmaya açılmamalıdır. -Kayıt parası ve zorunlu bağış uygulamasına son verilmelidir. Bunun içinde okul idarelerini rahatlatacak kaynak ayrılmalıdır. Okullara yeterli ödenek ayrılmalıdır.”