MÜJGAN

NİHAVENT

‘’O mahur beste çalar, müjganla biz ağlaşırız’’

Attila Hamdi İlhan ya da hepimizin kulağında olan ismiyle şair, romancı, düşünür, senarist, eleştirmen Attila İlhan.

Adını yanlış yazmadım şairin, meraklanmayın. Benimki bir uyarı sadece. Şairi göklere çıkarıp da adını doğru yazmayanlara.

2005 yılında kaybettik bu ustayı. O’nu rahmetle ve saygıyla anıyorum. Türk Edebiyatında yeri kolay kolay doldurulamayacak önemli bir değerdi ışıklar içinde uyusun.

Yazının başındaki satırı okur okumaz bir çoğumuzun aklına düştü şiirin tamamı sanırım. Küçük bir hatırlatmada bulunayım sizlere,

‘’Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız

O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız

Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız

Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız...’’

Müjgan, Farsça’dan geçmiş dilimize. Kirpik demektir. Hani o bildiğimiz kirpik, kirpiklerimiz. Bizlerde özel isim olarak çocuklarımıza vermişiz bu ismi. İsmi kişileştirmişiz tıpkı şairin burada kirpikleri kişileştirdiği gibi.

Çünkü ağlamışlar karşılıklı Müjgan’la çok ağlamışlar hem de.

Neden mi?

‘’Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı
Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı
Hoyrattı gülüşleri aydınlığı çalkalardı
Gittiler akşam olmadan ortalık karardı’’

Kahır günlerinin olduğu bir sabah radyodan almıştı acı haberi. Dökülmüştü mısralar acı acı.

Attila İlhan, 6 Mayıs 1972 yılında idam edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’a ağlıyordu.

‘’Bitmez sazların özlemi daha sonra daha sonra
Sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara
Simsiyah bir teselli olur belki kalanlara
Geceler uzar hazırlık sonbahara’’

Saygı ve rahmetle anıyorum vatan aşkını vatanı sevme sanatını bizlere gösteren bu üç değeri.

Deniz Gezmiş idam edilmeden önce son arzusu olarak demli bir çay ve sigara eşliğinde Rodrigo’nun Gitar Konçertosunu dinlemek istedi. Peki neydi bu konçertonun hikayesi ya da ayrıcalığı?

Hitler ve Mussolini destekli General Franco’nun komutasındaki faşist güçlerin, 17 Temmuz 1936’da seçimle işbaşına gelen Sosyalistlerin “Halk Cephesi” koalisyonuna karşı ayaklanmasıyla İspanya bir iç savaşa sürüklendi. Bir yanda Alman Nazi ordusunun bombardıman uçakları. Mussolini’nin askerleri. Ve faşist İspanya ordusu. Diğer yanda birçok ülkeden gelen devrimcilerden, sosyalistlerden ve anti-faşistlerden oluşan ‘Enternasyonal Tugaylar’. Ve çeşitli partilerin bir araya gelerek oluşturduğu ve halkın desteğiyle iktidara gelen İspanya Sosyalistlerinin Halk Cephesi. Üç yıl süren ve büyük yıkıma yol açan İç Savaş Halk Cephesi’nin yenilgisiyle sonuçlandı. Ve İspanya’da Franco’nun, 1975 yılında ölümüne kadar 40 yıl sürecek olan, diktatörlük dönemi başladı.

İşte, bu meşhur konçerto bu dönemi anlatır.

Sanatın gücü burada da karşımıza çıktı…

O zaman bugün herkes Rodrigo’nun gitar konçertosunu dinlemeli bugün.

Dinlemeli ve dinletmeli herkese…

Saygılarımla,