HEMŞİRELER GÜNÜ

Selçuklu Hükümdarlarından II. Kılıçarslan'ın 1204 yılında verem hastalığına yakalanarak Kayseri'de vefat eden kızından bahsederek başlamak istiyorum bugünkü yazıma. Şimdi konu başlığını okuyanlar hemen diyeceklerdir ‘’hocam bugün hemşireler günü ne alakası var Selçuklu’larla?’’ diyebilirsiniz. Çok alakası var hem de. Hikâyeyi okuyunca anlayacaksınız.

Hem de yeri gelmişken şunu da hatırlatmak istiyorum, tarihten Türk’ü çıkarsanız geriye hiçbir şey kalmaz.

12.yüzyılda II.Kılıçarslan’ın karakaşlı karagözlü güzeller güzeli kızı, Selçuklu ordusundan bir kumandana gönlünü kaptırır. Lakin ağabey I.Gıyaseddin Keyhüsrev bu aşka karşı çıkar. Kumandanı muharebeden muhabereye koşturarak Kayseri’den, aslında kız kardeşinden uzak tutmak ister. Hatta rivayete göre, son gönderdiği savaştan galip gelirse bu evliliğe karşı gelmeyeceğini ve bu evliliği onaylayacağını söyler. Son gittiği savaşta kumandan ağır yaralı olarak gelir ve maalesef hayatını kaybeder. Bunu öğrenen sultanın güzeller güzeli kızı üzüntüden yataklara düşer ve veremden hayatını kaybeder. Ölmeden önce abisi Gıyaseddin Keyhüsrev son dileğini sorduğunda,

-Benim derdimin çaresi yok artık son yolculuğa çıkıyorum. Benim mal varlığımla benim adıma bir şifahane (hastane) yaptır, der. Derin acılar içinde bu sözlerini dinlediği kardeşi adına 1204 yılında hastane yapılmaya başlanır ve iki yıl içinde hastane biter. İşte bu güzeller güzeli Türk kızı GEVHER NESİBE Hatun’dur.

Hatta diğer bir rivayete göre savaş zamanlarında çok yaralı geldiğinde Gevher Nesibe, gönüllü hastabakıcılık yapmış birçok yaralı askerlerin son nefesinde şahadetine şahit olmuştur. Bu sebepten Gevher Nesibe ilk Türk hemşiresi kabul edilir.

Daha sonra diğer kardeşlerden İzzeddin de bu şifahanenin biraz yanına bir tıp okulu (medrese) yaptırmıştır ve bu tıp okulu dünyanın ilk tıp okuldur (medresesidir). Bu tıp okulunda da yüzlerce hekim yetiştirilmiş. Bu okul ve hastane 1890 yılına kadar da kullanılmıştır. Bu hastanede müzikle tedavilerin yapıldığı da kaynaklarda gösterilmektedir.

Ha bir de unutmadan söyleyelim Kayseri Erciyes Üniversitesi Hastanesi’ne Gevher Nesibe Hastanesi adı verilmiştir.

Bir diğer bahsedeceğim hemşirede Florence Nightingale (12 Mayıs 1820, Floransa – 13 Ağustos 1910, Floransa), İngiliz hemşiredir. Modern hemşireliğin kurucusudur.

Daha küçük yaşlarda hastanelerde hastalara yeterince ilgi gösterilmediğini düşünür ve gönüllü hasta bakıcı olmak ister. Ailesi buna karşı gelir. Hatta o dönemde hiçbir işi olmayanların yaptığı pis iş gibi bir imajı vardır ve aileler kızlarının bu işi yapmalarına izin vermek istemezler. Nightingale hastabakıcılığın kötü imajını silmek ve bunu meslek haline getirmek için çalışır. Siyasi otoritelere kadar yazar ama gerekli izni alamaz.

1854 yılında Üsküdar'daki Selimiye Kışlası'nda, Kırım Savaşı sırasında yaralanan İngiliz askerlerinin tedavi ve bakımını yapmıştır. Ayrıca İtalyanca, Fransızca ve İngilizce öğrenmiştir. Savaşın zor koşullarında, gece gündüz demeden yaralılara baktığı için askerler O’na ‘’The Lady With The Lamp’’ yani ‘’Lambalı Kadın’’ adını vermiştir.

Savaştan sonra da bekar kalıp Londra'da hemşirelik okulu açmıştır. 1907 yılında Liyakat Nişanı alan ilk kadın olmuştur. 1910 yılında da ölmüştür.

1961 yılında, Türkiye'de, açılan ikinci Yüksek Hemşirelik Okulu'na onun adı verilmiştir. Doğum günü olan 12 Mayıs, tüm dünyada hemşireler günü olarak kabul edilmiştir.

Hemşireler kesinlikle üst düzey yetenekli insanlardır. Sorumluluk duygusu yüksek, ani ve doğru karar verebilen özel insanlardır. Soğukkanlı olduklarından da hiç şüphem yok. Bence O’nlar yaşatma sanatının en önemi üstatlarındandır.

Bu kutsal mesleğe gönül vermiş ve layığıyla çalışıp hakkını veren çok değerli dostlarım var benim de. Özellikle son dönemde bütün dünyayı etkisi altına almış COVID19 virüs salgını günlerinde canla başla çalışıp ailelerini ve sevdiklerini ikinci plana atan kanatsız melekler O’nlar. Buradan her birine tek tek teşekkür ediyor ve bu özel günlerini kutluyorum. Hak ettikleri yüksek değere ve çok daha kaliteli çalışma şartlarına sahip olacakları güzel günleri görmelerini diliyorum.