“Ne günah etse açılmaz iki gönlün arası
Ne gün ah etse kanar dildeki firkat yarası
Dilerim bin beter olsun kim ayıplarsa beni
Arıyor ruhum onu olsa da bir yüz karası’’
Dinlerken sizi içine alan belki de çok uzaklara götüren bir şarkının hikâyesinden bahsedeceğim sizlere. Bakırköy Ruh ve Sinir hastalıkları hastanesinin Başhekimi Dr. Rahmi Duman’ın yine hem meslektaşı hem de dostu Prof. Dr. Alaeddin Yavaşça ile ortak bir eseridir bu hicaz makamındaki beste.
Rahmi Bey, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinin Başhekimi ve döneminin de en popüler doktorlarındandır. Her zaman çok kibar ve beyefendi tavrıyla hem çalışma arkadaşlarının hem de hastalarının sevdiği ve de saygı duyduğu bir hekimdir. Sanat ruhu İstanbul beyefendiliği ile örtüşünce elbette ki etrafında da genç ve güzel hanımlar hiç eksik olmaz.
Yine aynı hastanede çalışan güzelliği ve zarafeti ile dikkatleri üstüne çeken Cemile Hanımında gönlünde Rahmi Bey vardır. Rahmi Bey, Cemile Hanımın güzelliğini fark eder ve âşık olur. Sürekli O’nu düşünür ve şiirler yazar. Kısa bir süre sonra bu genç ve zarif Çerkez kızının gönlünü, yazdığı şiirler ve komplimanlarla kazanmayı başarır Dr. Rahmi Bey. Rahmi Bey bu aşkını evlilikle taçlandırmak ister. Arada kırk yaş fark olmasına rağmen Cemile Hanımda bu teklife sıcak bakar ve evlenmeye karar verirler.
Bu yaş farkı çiftin yakınları tarafından çok onaylanmaz. Hatta bu evliliğe Rahmi Beyin yakın dostları karşı çıkar. Rahmi Bey kararından asla vazgeçmez ve Cemile Hanım ile evlenir. Ömür boyu mutlu olurlar.
Rahmi Beyin bu evliliğe karşı çıkanlar için yazdığı şiiri yakın dostu Prof. Dr. Alâeddin Yavaşça hicaz makamında besteler.