Ceyhun Korkmaz; “Ayrıca, Pro-Q (Proge Quality) yapımızla da, ana sanayi ve büyük üretici firmaların, tedarikçileriyle olan ürün alışverişlerinde, üçüncü taraf, yani tarafsız firma olarak, , ve yaparak, kalite anlamında oluşan sorunlarla ilgili çözüm ortağı olarak yaşanan sıkıntıların çözümünde görev alıyoruz” dedi.

Ceyhun Bey, PROGE firması nasıl kuruldu? Kuruluşunuzda neyi hedeflediniz?

Teşekkür ederim öncelikle. Uzun yıllar yöneticilik yaptıktan sonra edindiğim bilgi ve tecrübeyi kendi işimi kurarak değerlendirme kararı alarak, PROGE firmasını 2015 yılı Ağustos ayında Bursa’da kurdum. Kuruluş amacımızda kaliteli hizmet verebilmek adına beyaz eşya ve otomotiv sektöründe hizmet vermekti. Kuruluşumuzla birlikte Bursa bölgesinde, işletmelere inovasyon çalışmaları yaparak, fikstür, aparat ve montaj hatları üzerine çalışmalar yaparken, aynı zamanda bir fırsat olarak gördüğümüz, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde Arçelik Buzdolabı İşletmesi yan sanayisi, Sipil Plastik firmasından gruplama ve montaj işlerini yapmamız adına bir teklif aldık ve olumlu değerlendirdik. Alt yüklenici olarak gruplama ve montaj işleri yapmaya başlayarak, Bursa’daki merkezimize ek olarak Eskişehir de şubemizi oluşturduk. Başlangıçta 6 kişiden oluşan ekibimiz, zamanla işimizi taahhütlü, kaliteli ve uygun marjlarla yapmamızın sonucu oluşan güvenin sayesinde, 2019 yılı itibariyle toplam 95 kişiye ulaştı. Eskişehir bölgesindeki bilinirliğimiz arttıkça, kendimize yeni hedefler koyarak, Bursa ayağımızda yoğunluk azaltıp, Eskişehir bölgesine biraz daha ağırlık göstermeye başladık. Ailemiz, atalarımız oradaydı. 2018 yılında küçük kızım Ada Eskişehir’de doğduğunda artık Eskişehirli olduğumuzu hissettim. Eskişehir’in bir parçasıyız artık ve burası bizim için bir memleket. Şube faaliyetlerimizi gösterdiğimiz işletmede, alt yüklenici olarak faaliyet gösteriyoruz. 2019 yılının Ağustos ayı itibariyle de Organize Sanayi Bölgesi’nde marka değerimizin de belirli oranda oluştuğuna inanarak, mevcut faaliyetlerimizi de koruyarak, kendimize ait bir fabrikada da ayrıca faaliyet gösterebilmek adına araştırmalara başladık. 2020 yılında da bu planlarımızı, Eskişehir OSB 32.Cadde deki bir fabrika binasını kiralayarak hayata geçirdik. Bu süreçte Arçelik, Candy Hoover, Renta, Eseren Group, BoyPlast, Teknopal, Ay Plastik, Önaysan, AG Havacılık ve Haier gibi piyasanın bilinen firmalarıyla hem tanışma hem de onlara hizmet etme fırsatımız oldu. Olumlu anlamda tüm bunlar yaşanırken, maalesef pandemi süreci başladı. Oluşan global krizden bizde fazlasıyla nasibimizi aldık. Etkilerini en aza indirgeyebilmek için beyin takımımız ile krizleri fırsata çevirmek adına yaptığımız beyin fırtınaları sonucunda, tek kullanımlık set ürünlerini içeren çalışmalara yöneldik. Bu konudaki lokomotif tedarikçimiz, şehrimizin en önemli yemek markalarından Mamatoğlu Yemek Sanayi oldu. Desteklerinden dolayı Sn.Burak Aydınay ve Sn.Serdar Uğur Yalçın’a müteşekkir olduğumu buradan da belirtmek isterim. Ayrıca dezenfektan stantlarıyla ilgili bir çalışmamız oldu. Bursa’da 1000m2‘lik bir alanda, tamamen 2mm sac malzemeden oluşan ve fırın boyalı, ayak basmalı, sensörlü ve dirsek baskılı dezenfektan stantları üretimi yapıyoruz. Öncelikle Eskişehir bölgesi olmak üzere, Bursa, Manisa ve Ankara bölgelerinde yaptığımız ürünlerin satışlarından çok olumlu geri dönüşler aldık. Şehrimizin güzide okullarından Fatih Anadolu Fen Lisesi için de, değerli müdürümüz Sn.Halil Turhan ile birlikte başarılı bir proje yürüttük. Kaliteli ürünü, hem de uygun maliyette yapmayı planlamıştık. Amacımıza ulaştığımız içinde çok mutluyuz. Zaman geçtikçe de daha olumlu dönüşler alıyoruz. Proge olarak dezenfektan stantlarını, bir itibar ürünü olarak piyasaya sürdük. Kar amacı gütmeden, hem marka değerimizi arttırmak, bu arada piyasadaki ikili ilişkilerimizin oluşmasını sağlamak ve bize ait bir ürünün çeşitli işletmelerde ve okullarda görünürlüğünü sağlayarak marka değerimizi arttıracak bir durum oluşturmaktı.

Kalite Kontrol ve Proses Yönetimi konusunda öncülüğünüz oldu Eskişehir’de. Denetim konusunda 3.tarafsız bir firma olarak çok güzel çalışmalar yaptınız. Bu konuyla ilgili bilgi verir misiniz?

Bahsettiğiniz konuyla alakalı gerçekten çok yoğun bir talep var. Yatılı okul ve üniversite hayatım boyunca beraber olduğum, kendisi de başarılı bir mühendis olan, değerli dostum Sn.Ozan İnal’ın da Proge ailesine katılmasıyla, farklı fırsatları da değerlendirme kararı aldık. Onun varlığı da bize güç kattı. Hem plastik enjeksiyon, hem sıcak baskı konusunda piyasanın da kabul ettiği bir kişidir. Benimde çocukluk arkadaşımdır. Onunla birlikte olmaktan da mutluyuz. Beraber mühendislik bilgimize fazlasıyla güveniyoruz. Endüstriyel anlamda üstesinden gelemeyeceğimiz bir problem olduğunu düşünmüyoruz. O konularda beraber biraz daha güçlenebileceğimizi ve enerjimizi birleştirerek başarılara ulaşacağımızı inanıyoruz. Biz başarma heveslisi insanlarız. Hayallerimize ulaşmak için de gerekli mücadeleyi vereceğiz. Özellikle ana sanayi veya büyük firmaların, tedarikçileriyle olan ürün alışverişlerinde bazı global firmalarla üçüncü firma yani tarafsız firma olarak çalıştığını biliyordum. Üst düzey firmalarda yıllarca çalıştım, yöneticilik yaptım. Bu tarz çözüm ortağı firmalarla da sıkça çalıştım o dönemde. Ama o firmalardan biri olma fikri, gerçekten aklıma gelmedi. Ta ki Proge ile ilgili olumlu referanslar alarak, gerçekten güzel algıları oluşmuş, Candy Hoover-Renta grubunun, şehirler arası seyahat yasağı döneminde, bu konuda çalıştıkları global firmalardan gerekli destek alamamaları sonucu alternatif olarak Proge’yi değerlendirerek bize ulaştıkları ana kadar. Biz de bu güveni boşa çıkarmadık. Yetkin ve geniş kadromuzla, çok hızlı aksiyonlar alarak, misyon, vizyon ve yeterlilik olarak, ne kadar iyi bir çözüm ortağı olduğumuzu gösterdik. Sanırım mevcut kriz, bizim için bir fırsat oldu. Şubat ayından başlayarak günümüze kadar gelen süreçte, her gün artan bir tempo ve müşteri portföyüyle de bu işle ilgili yoğun çalışmalarımız oldu. Proge olarak saygı görüyoruz. Kendimizden, yapacağımız işten ve ekibimizin yeterliliğinden zaten eminiz. Madem böyle bir talep var bir değerlendirelim dedik. Değerlendirmelerimiz sonucunda mevcut Proge AŞ markamızın altında, Proge-Quality diye bir alt birim oluşturduk. Bu birim, sadece bu tarz talepler ile ilgilenerek, kalite kontrol ve proses yönetimi konusunda profesyonelleşecek. Marka değeri olarak ‘Pro-Q’ ünvanı ile oluşumu adlandırdık. Tabii ki her işin olduğu gibi burada da riskler var. Ana sanayilere, yaptığınız işin taahhütünü de siz vermiş oluyorsunuz. Eğer bizim de kontrolümüzden geçen nihai ürün, üretim hattında kullanılırken bir uygunsuzluk çıkarsa,  tabi ki onunla ilgili tazminatsal yaptırımlarla, taahhütlerimiz gereği biz muhatap oluyoruz. Risk oranı yüksek ve ciddiyet gerektiren bir görev. Ancak biz ekibimize ve yeterliliğimize güvendiğimiz için, böyle riskleri almayı seviyoruz.

Firma olarak ileriye yönelik hedefleriniz nelerdir?

Bu konuyla alakalı açıkçası Pro-Q yani Pro-Quality çalışması şu anda beni de heyecanlandıran bir çalışma. Bunun dışında PROGE A.Ş olarak, mevcut piyasada, ana sanayilere ve yardımcı sanayilere, hem mühendislik gücümüzle, hem ekip ve personel desteğimizle geniş bir portföy ile çözüm ortağı olarak çalışıyoruz. Hedefimiz, ülkemize ithal ürün gönderen global firmalarla partnerlik anlaşmaları imzalamak. Bunun için görüşmelerimiz halen devam ediyor.

CEYHUN KORKMAZ KİMDİR?

Memur anne ve babanın çocuğu olarak 1980 yılında Trabzon’da dünyaya geldi. Anne Artvinli, Baba Ordulu. Tipik bir Karadeniz çocuğu Ceyhun Korkmaz, 7 yaşındayken, tayini çıkan ailesiyle birlikte Bursa’ya taşındı. Zeki bir öğrenci olan Korkmaz, Devlet Parasız Yatılı Sınavını kazanarak, Bursa Cumhuriyet Lisesi’nde ortaokul ve lise öğreniminde yatılı okudu. Yatılı okul onun hayatının en önemli dönüm noktalarından biri oldu. Küçük yaşlarda ailesinden ayrılan Ceyhun Korkmaz, yatılı okulda büyük hayat tecrübesi yaşadı ve ayakları yere daha sağlam basan bir karaktere kavuştu. 1998 yılında 9 Eylül Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü kazandı. Bu okuldan mezun olduktan sonra 2005 yılına kadar İzmir’de ikamet etti. Bursa’da büyük firmalarda yönetici olarak çalıştı. “Karakter olarak, büyük işletmelerdeki herhangi biri olmaktansa, küçük işletmelerde sorumluluk alarak ön plandaki insan olmak benim ruhuma daha iyi geliyordu” diyen Korkmaz, KOBİ tarzı işletmelerde mücadele ederek başarılı çalışmalara imza attı.  Sürekli kendisini geliştiren yapısı olan Korkmaz, İngilizce ve İtalyanca biliyor. Şu ana kadar özellikle Eskişehir, Bursa, İstanbul ve Kocaeli bölgesinde, beyaz eşya ve otomotiv sektöründe, kendisi tarafından projelendirilen ve devreye alınan, yaklaşık elliye yakın özel makine, yüzlerce fikstür ve aparat, onlarca da seri üretim montaj hattı var. ‘Karakter olarak değer kazanımlarının kısa süreli değil de sürekliliğinden yanayım. Asıl olanın itibar olduğunu düşünüyorum. O yüzden de, itibarımızı sarsacak herhangi bir durumun içinde olmamak için, ekibimizin de ekstra hassasiyetli olması vizyonumuzun vazgeçilmez bir parçası’ diyen Korkmaz; “Bugününü kurtarmak isteyen değil, geleceğini oluşturmaya çalışan büyük bir aile Proge” sözleriyle kendisini tarif etti.

Editör: TE Bilişim