Taşdemir; “Aras Et’in farkı şu; müşterilerimizin istediği illere istediği tonajı teslim edebiliyoruz. Sektörümüz bazen daralıyor bazen bollaşıyor. Kırmızı et darlığı oluyor ülkemizde. Bizimle çalışan hiçbir müşterimizi biz en büyük darlıkta bile ürünsüz bırakmıyoruz. Söz verdiğimiz günde ve şekilde mutlaka istediği ürünü müşterimize tedarik ediyoruz” dedi.
Aras et ne zaman kuruldu?
Aras Et’in kuruluşu biz bir aile şirketiyiz. Bu şirketin kurucusu da dedemiz. Tabii o zaman şirketleşmek falan yok. 1974’lü yıllara dayanıyor. Ailemiz Kars’tan Eskişehir’e göç ediyor. Babam emekli asker ‘devamlı şehir dışına çıkıyoruz’ derken bizim firmalaşmamız, markalaşmamız 2010’lu yıllara geliyor. Bizim 10-11 yıllık firma mazimiz var. Ondan öncesinde daha amatör günü kurtarmak için yapılan ticaretlerdi. 2010 yılından sonra biz firma olarak markalaşmaya gittik. Böylelikle faaliyetlerimize devam ediyoruz.
Üretim kapasiteniz ne kadar?
Şu anda günlük 3 veya 4 ton arasında kırmızı et üretimimiz var. Bunun yanında da pişmiş döner üretiyoruz. 20-25 ilde de pişmiş döner bayiliğimiz mevcut. Pişmiş döner üretiriz, et satarız. Günlük 400-500 kg civarında da pişmiş döner çıkışımız oluyor. Toplamında 3,5- 4 tonlarında günlük işlem kapasitemiz var. 30 personelimiz var. Türkiye’nin birçok şehrinde varız ve faaliyet gösteriyoruz.
Müşterileriniz sizi neden tercih ediyor?
Aras Et’in farkı şu; müşterilerimizin istediği illere istediği tonajı teslim edebiliyoruz. Bizim en büyük avantajımız bu. Sektörümüz bazen daralıyor bazen bollaşıyor. Kırmızı et darlığı oluyor ülkemizde. Bizimle çalışan hiçbir müşterimizi biz en büyük darlıkta bile ürünsüz bırakmıyoruz. Söz verdiğimiz günde ve şekilde mutlaka istediği ürünü müşterimize tedarik ediyoruz. Kimseyi mahcup etmiyoruz. Bizim en büyük avantajımız odur. Bizim diğer özelliğimiz de ürünlerimizin çoğunu kendi çiftliklerimizde yetiştiriyoruz. Bu da bizim için bir artı. Kendi hayvanlarımızı satıyoruz diyebiliriz. Ama tabii farklı şehirlerde de sürekli kesimler yapıyoruz.
Bu sektörün en önemli sorunu nedir?
Bu sektörün en önemli sorunu hayvancılık kanalından gelirsek yem maliyetlerinin artık tarlada bir şeyler ekip üretmenin hayvana verdiğiniz yemin maliyetinin artık çok yüksek olması. Kırmızı et satarken bu maliyetleri karşılayamamanız işinizin yüksek cirolarla dönmesi ama kar marjınızın çok düşük olması bu işi yapılabilir kılmıyor. Türkiye’de ki hayvancılık sorunu tamamen bu durumdan kaynaklı. İnsanlar artık hayvancılık yapmıyor ya da çok az yapıyor. Bundan dolayı bizim sektörümüzde bağımlı kalıyoruz. Bizim sektörümüzün en büyük sorunu hayvancılık kanalından bakarsak bütün mazot giderinin, yem giderlerinin çok çok fazla olması. Bugün bir çuval yem aldığınızda belki içindeki ürünlerin yüzde 60’ı, yüzde 70’i ’i maalesef ki ithal. Dolar ve Euro’nun artmasıyla beraber bunların maliyetleri katlandı. Şu an da üretici gününü kurtarıyor diyebiliriz. Gelecek nesillere hayvancılık sektörü aktarılamıyor. Bu iş yavaş yavaş bitiyor. Üzülerek söylüyorum iş iyice ithale dönmeye başladı. İnsanlar hayvancılık falan yapmıyorlar.
Aras Et olarak ileriye yönelik hedefleriniz neler?
Bizim hedefimiz mevcuttaki bayi sayılarımızı arttırıp, Türkiye’nin hemen hemen her şehrinde faaliyet gösteren güvenilir bir marka olmaktır. Daha fazla kişiye ekmek vermek. Daha fazla yerde Aras Et’in bulunması bizim en büyük hedeflerimiz. Ülkemize katkı sağlamak istiyoruz.
İnsanlar et alırken neye dikkat etmeli?
Ben milliyetçi bir insanım. İnsanlara tavsiyem şudur; et alacaksa mahallesindeki bildiği kasabından alsın. Kurumsal marketlerden ziyade esnafından alışveriş yapsın. Böylelikle daha taze ürünü almış olur.
Serhan Taşdemir kimdir?
1988 İstanbul doğumlu emekli bir asker babanın oğludur. Türkiye’yi dolaştı. Üç-dört farklı şehirde büyüdü. 1999’dan beri de Eskişehir’de ikamet ediyor. Esnaf. Aynı zamanda Eskişehirspor’da tesislerden sorumlu başkan yardımcısıdır. Aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi’nde siyaset yapar. Evli ve 1 çocuk babasıdır.
Hobileriniz var mı?
Hobilerim; halı saha maçı yapmak, seyahat etmek, farklı yerler görmek. En büyük hobim oğlumla ve eşimle birlikte vakit geçirmek.