Kararman; “sözde sendikanın il temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen’in Şube Başkanı Muammer Karaman hemen yaptığı açıklamada ‘Bilgisi olmadığı konuda, fikrinin ve zikrinin ne denli bol olduğunu’ içler acısı şekilde ispatlamıştır” dedi. Kararman yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Eskişehir Kırmızıtoprak Aile Sağlığı Merkezi’nde görevlerini büyük özveri ile yerine getiren iki saygıdeğer doktorumuza; Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde görev yapan D.K. isimli bir akademisyen(?) tarafından sinkaflı hakaretlerle fiziki ve sözlü şiddet uygulanmıştır. Üstelik söz konusu D.K. isimli akademisyen(?) şahıs; aynı zamanda Eğitim Bir-Sen’in üniversite temsilciliğini yapmış, Dekan yardımcılığı görevleri yürütmüş, sözde kamu personelinin maruz kaldığı hakaret ve şiddete karşı duran sözde bir sendikacıdır. 3) Bu hususta sözde sendikanın il temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen’in şube başkanı Muammer Karaman hemen yaptığı açıklamada ‘Bilgisi olmadığı konuda, fikrinin ve zikrinin ne denli bol olduğunu’ içler acısı şekilde ispatlamıştır. Zira doktorlarımızın darp edilmesine varan olayda konu, D.K. isimli akademisyenin(?) kızının avukatlık stajına başlamak için gerekli raporu Aile Sağlığı Merkezinden alamaması üzerine hakarete, şiddete başvurmasıdır. Kamuoyumuzu bilgilendirmek adına; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ‘Avukatlığa Kabulde Engeller’ başlıklı 5/1-h maddesi: ‘Avukatlığı sürekli olarak gereği gibi yapmaya engel vücut veya akılca malul olmak’ durumunu avukatlığa engel saymıştır. Yine, Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Staj Yönetmeliği’nin ‘Başvuru’ başlıklı 4/2-g maddesinde de ‘Avukatlığı sürekli olarak gereği gibi yapmaya engel vücut veya akılca malul olmadığına dair resmi bir hastanenin uzman hekimliğince düzenlenmiş sağlık raporu.’ Başvurunun kabul edilmesi için zaruri evraklar içerisinde sayılmaktadır. Yasal dayanağına değindiğim üzere yönetmelik, ‘resmi hastanenin uzman hekimliğince düzenlenmiş sağlık raporunu’ avukatlık stajına başvuru evrakları için şart koşmaktadır. Aile Sağlığı Merkezindeki, pratisyen hekimlerimiz bu raporu nasıl verecektir? Saygıdeğer doktorlarımızın bu konuda uzmanlık gerektiren bir muayene yapılması gerektiği, kendisinin bu raporu veremeyeceği yönünde bir kanaat belirtmesinde yasal hiçbir engel yoktur. Hatta ve hatta bu hususta Türkiye Barolar Birliği, Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı arasında istenen görüş yazıları ve cevapları da mevcuttur. Burada da Bakanlıklarca ‘Durum Bildirir Tek Hekim Sağlık Raporlarında akli melekelere ilişkin kutucuğun işaretlenmemesi gibi aksi durumlarda kararın ilgili kurumlarca verilmesi gerekmektedir’ ifadeleriyle doktorlarımıza bu konuda bir inisiyatif tanınmıştır. Görüldüğü üzere doktorlarımız, kendilerine yasaların tanıdığı yetkiyle ve mevzuata saygı duyarak, kendilerine tanınan yetki çerçevesinde gereğini yapmışlar ancak görevlerini gereği gibi yaparken galiz hakaretler ve şiddete maruz kalmışlardır. Burada ‘Rapor verilmesi gerekirdi, istenen rapor yasal’ şeklinde vakit kaybetmeden açıklamada bulunan Muammer Karaman’a sormak gerekir: ‘bu rapor hangi mevzuata göre yasaldır?’ Yasa tanımaz, şiddet yanlısı Muammer Karaman’ın mevzuattan bihaber bu açıklamayı yaptığı ortadadır. Daha önce öğretmenini döven okul müdürünü savunduğuyla da medyada gündeme gelen sözde sendika başkanının bu tavrı bizleri şaşırtmamıştır. Bellidir ki Muammer Karaman, eski sendika yöneticisi ahbabını korumak adına, yasaları hiçe saymaktadır. Bunu yaparken de kutsalımız olan başörtüsünü hadsizce malzeme edinmektedir. Tıp Fakültesi, hastanesi ve bu alanda binlerce mezunu/personeli olan üniversitemizin de doktorlarımıza şiddet uygulayan bu akademisyen(?) hakkında ne gibi bir işlem yapacağı merak konusudur. Toplumca ayıplanası hakaretler ve şiddete maruz kalan saygıdeğer doktorlarımız Dr. Ezgi Çalıkuşu ve Dr. Aytekin Aykın tarafından gerekli şikayetlerde bulunulmuştur. Sağlık çalışanlarına şiddet hallerinde kanunla getirilen ağırlaştırıcı tüm haller derhal en ağır şekilde uygulamaya konulmalıdır. Yasanın getirdiği ağırlaştırıcı hallerin yetersiz kaldığı, caydırıcı olmadığı da bu olayla ispatlanmıştır. Sağlık çalışanlarımızın görevlerini gereği gibi yerine getirebilmesi için daha ağır yaptırımlar içeren yasalar derhal yapılmalıdır. Doktorlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletmekle birlikte, ihtiyaçları halinde her türlü desteğin Türk Sağlık-Sen tarafından verileceğini gerek doktorlarımıza gerekse kamuoyuna saygıyla bildiririz.”

Editör: TE Bilişim