CHP Sivrihisar İlçe Yönetimi art arda gelen istifalarla sarsılıyor. İl Başkanı Recep Taşel’in Sivrihisar'da CHP'nin önemli ismi Habil Dökmeci’yi dışlamaya çalıştığı iddiasıyla yönetimin büyük çoğunluğu istifa etmiş. Mevcut İlçe Başkanı Ahmet Çakır yedekleri alarak yeni yönetim oluşturmuş. Ancak yedeklerin de bir bölümü istifa etmiş. Sivrihisar’da münfesih olması gereken yönetimin hala görevde olması tepkilere neden oluyor. Sivrihisar’da oturan bazı CHP’li dostlarım beni aradı. Konuyla ilgili şunları söylediler; “İstifalardan sonra İlçe Başkanı Ahmet Çakır’ın yanında sadece dört kişi var. Yedekleri de yok. Aynı anda altı kişi istifa ettiğinden yönetimin düşmesi gerekiyor. Değil altı kişi, yedekler bile istifa etti. Hala yönetim devam ediyor. İl Başkanı Recep Taşel, AK Parti’den istifa eden Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Osman Gürnaz’a CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından rozetin takıldığı törenin kendi bilgisi dışında organize edilmesinden dolayı Habil Dökmeci’ye tepkili. O’nun Sivrihisar’da güç olmaması için beş kişilik yönetimde ısrar ediyor. Bunu yaparken; yasaları ve parti içi hukuku hiçe sayıyor. Olan da Sivrihisar CHP Örgütüne oluyor.” CHP’de sular durulacak gibi gözükmüyor. İl Başkanı Recep Taşel azınlığa düşen yönetimi görevden almadığı takdirde, bu iş adliyede biter… Yukarıdaki bu satırları 11 Ocak 2021’de “CHP Sivrihisar’da Ne Oluyor?” başlığıyla kaleme almıştım.

TEKZİP İNCELİĞİ(!)

Bu konuyla ilgili 14 Ocak 2021’deRecep Taşel’in Tekzip İnceliği(!)’ başlıklı bir yazı daha kaleme almıştım. Yazımda aşağıdaki ifadeleri kullanmıştım. 11 Ocak’ta Görünüm’de kaleme aldığım “CHP Sivrihisar’da Ne Oluyor?” başlıklı yazım parti içerisinde büyük yankı yarattı. Yazımda, CHP Sivrihisar İlçe Yönetiminde art arda gelen istifalarla ilgili yorumda bulunup; bazı partili dostlarımızın görüşlerine yer vermiştim. Bu yazım sonrasında CHP Sivrihisar İlçe Başkan Yardımcısı Önder Çobas aradı. Aklınca bana gazetecilik öğretmeye kalktı. Ben de ona ‘Bana açıklamayı İlçe Başkanı yapsın. İl Başkanı dururken, ilçe başkan Yardımcısına ne oluyor?’ dedim. Kendisi İl Başkanının sosyal medya kullanmadığını söyledi. Sanki beni telefonla değil de sosyal medyadan aramış gibi (!) Israrla açıklama yapmaya devam edince ona; “Yoksa İlçe Başkanı kukla mı? İlçeyi siz mi yönetiyorsunuz?” diye sordum. İlk önce ilçe başkanını savundu. Sonra ağzından baklayı çıkararak; ‘Doğru ben yönetiyorum. Kongrede ilçe başkan adayı ben olacağım’ yanıtını verdi. Ben de ona konunun muhatapları olan İl Başkanı Recep Taşel ve Sivrihisar İlçe Başkanı Ahmet Çakır’ın açıklama yapmaları halinde yayınlayacağımı söyledim.

ADLARI VAR İMZALARI YOK

CHP Sivrihisar İlçe Başkan Yardımcısı Önder Çobas ile yaptığım konuşmadan birkaç saat sonra altında CHP İl Başkanı Recep Taşel ve CHP Sivrihisar ilçe Başkanı Ahmet Çakır’ın adları olan ama imzaları olmayan bir açıklama geldi. Elektronik posta ile gönderilen açıklamanın başlığında ‘Tekzip Metni’ yazıyordu. Sayın Çakır ve Taşel’in altlarına imza atmadığı bu metinde 5187 sayılı Basın Kanunu ile basın ve meslek ilkelerinden dem vurulmuş. Yani Basın Kanunu ile basın ve meslek ilkelerini çok iyi bilen(!) bu ikili; bırakın mahkeme kararı; noterden bile gönderilmeyen bu metni aynen yayınlamam gerektiğini belirtmişler. Sayın Taşel binbir emekle(!) hazırladıkları ‘bu tekzip metnini, mailde göremeyebilirim’ diye whatsApp’dan da göndererek büyük bir incelik(!) gösterdi. Ben de bu inceliğe saygı duyarak; hiçbir yasal zorunluluğum olmadığı halde cevap haklarını Görünüm’de aynen yayınladım.

SİVRİHİSAR DÜŞTÜ

Bana gazetecilik öğretmeye kalkan Recep Taşel ve Önder Çobas’ın söyledikleri gibi olmadı. Benim yazdığım gibi CHP Sivrihisar İlçe Yönetimi düştü. İstifalara rağmen ilçe yönetiminin düşmemesi için büyük çaba harcayan Taşel’den bir açıklama pardon tekzip daha bekliyorum. “Sivrihisar’da yıkılmadık, ayaktayız” diye. Sivrihisar’da önümüzdeki hafta kayyum yönetim atanacak. Birkaç gün içerisinde CHP Beylikova ilçe yönetimi de düşebilir. CHP’nin kırsal ilçe başkanları İl Başkanının bilgisi dışında Çifteler’de toplantı yapmış. İlçe Başkanları aralarında yaptıkları toplantılarla il başkanına ‘Yalova Kaymakamı’ muamelesi yapmaya devam ediyor.  CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç, İl Başkanının telefonlarına dahi yanıt vermiyormuş. CHP Eskişehir Milletvekilleri kentte yaptıkları programlarla ilgili bırakın onla birlikte yapmayı, İl Başkanına bilgi verme gereği bile duymuyor.  “Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenirse diğerleri de yanlış gider” diye bir söz var.  Recep Taşel 24 Şubat 2020’de yapılan İl Kongresinde gömleğinin ilk düğmesini yanlış ilikledi. Bundan sonraki düğmeleri de doğru iliklemesi beklenemezdi. CHP’nin değil de Kazım Kurt’un İl Başkanı oldu. Bundan dolayı İl Başkanlığının sınırı sadece Odunpazarı bölgesini kapsıyor.

EN DÜŞÜK PROFİLLİ

Yıllarca muhabir olarak CHP’yi takip ettim. Deve dişi gibi il başkanları gördüm. Birkaç düşük profilli başkanlara da şahit oldum. Bugüne kadar gördüğüm en düşük profilli, en etkisiz il başkanı Recep Taşel oldu. İstifa etmesi onun için en hayırlısı olacaktır. Kendi hayal aleminde; ‘Ben başarılıyım, niye istifa edeyim?’ diyorsa; şunu bilmeli ki; kendisini il başkanı yapanlara bile buna inandıramaz. Yarın Kazım Kurt ona “Recep İl Başkanlığını beceremedin. Partiyi yönetemiyorsun. Kimseye sözünü dinletemiyorsun. Sen en iyisi istifa et” dediğinde hiç şaşırmamalı…

////////////////////////////////////////////////

CUMARTESİ HİKAYESİ

Kolundan Tutmayın Yolda Tutun!

Bir gün bir çiftçiyle oğlu çiftlikte günlük işlerini yaparken sahipsiz bir at çıkagelmiş. Adam atın üstünde herhangi bir damga görememiş. Atı önlerine katmışlar. Onlar da kendi atlarıyla atı takip etmeye başlamışlar. At çiftlik çıkışında bir yola sapmış ve bir süre gitmiş. Sonra yandaki gölü görmüş ve su içmek için yoldan çıkmış. Su içmeyi bitirince çiftçi onu tekrar yola çıkarmış. Bir süre daha gittikten sonra bu sefer atın karnı acıkmış ve çimenlik bir yere girmiş. Karnı doyunca çiftçi onu tekrar yola çıkarmış. Bu şekilde at birkaç kez daha yoldan çıkmış. Her seferinde çiftçi onu yola çıkarmış. Sonunda akşamüstü bir çiftliğe gelmişler. Çiftliğin sahibi yanlarına gelmiş ve şaşkınlıkla şöyle demiş: "Bu benim atım. İnanamıyorum. Peki, bu atın bana ait olduğunu nasıl anladınız?" Atı getiren çiftçi, atın sahibine şöyle demiş: "Ben bulmadım. At kendisi buldu. Benim tek yaptığım onu yolunda tutmaktı." Çocuklarımızın veya birlikte çalıştığımız insanların hedeflerine ulaşmalarını önleyen en büyük engel, sürekli bizim onlara karışmamız ve onların yerine kararlar vermemizdir. Yapmamız gereken onlara güvenmek, sorumluluk üstlenmelerini sağlamak ve doğru yolu göstermektir. Bundan sonrası tamamen onların sorumluluğunda olmalıdır. Çocuklarınızı kolundan tutmayın, yolda tutun.

////////////////////////////////////////////////

////////////////////////////////////////////////

DÜNYA TARİHİ

Pek Çok Kadın Süreyya Adını Ondan Aldı

Soraya İsfendiyari Bahtiyari (Prenses Süreyya) o kadar güzel gözlere sahipti ki son İran Şahı Muhammed Rıza Pehlevi görür görmez ona vuruldu. 18 yaşındaki Zümrüt Gözlü güzel 12 Şubat 1951’de 15 kiloluk görkemli gelinlikle ve muhteşem törenle evlendi. Ancak şaha erkek çocuk veremediği için şahın ailesi tarafından 13 Şubat 1958’de saraydan uzaklaştırıldı. Artık o Kraliçe değil mahzun prensesti. İran Şahı Muhammed Rıza Pehlevi'nin 1956'daki Türkiye ziyareti sırasında yanında gelen Süreyya İsfendiyari Bahtiyari, Türk Halkının gönlünde taht kurdu ve basın kendisine büyük ilgi gösterdi. Türk halkı zümrüt gözlü Soraya'yı "Süreyya" olarak adlandırdı. O günlerde Türkiye’de doğan kız çocuklarının çoğunun adı Süreyya oldu.

UNUTULMAZ REPLİKLER

“Söyleyecek çok şeyi olan bir kadın susuyorsa, sessizliği sağır edici olabilir.” Anna and the King / Genç Kız Ve Kral

////////////////////////////////////////////////

ÇİVİ

“Birçok kitap, insanın kendi kalesinin içindeki bilinmeyen odaların anahtarları gibidir.” Franz Kafka

////////////////////////////////////////////////

FIKRA

Dil Döktüm

Arkadaş aradı. ‘Evleneceğim’ dedi.

'İyice düşündün mü? Bak sonra pişman olma' dedim.

'Bir saat dil döktüm ama vazgeçmedi. Gitti çeyrek altın'