İnsan ömrünün en ideal çağı: gençlik!  Tecrübenin olmasa da güç ve kuvvetin sembol çağı. Arzuların ve isteklerin doruk noktada, duyguların ise mantıkla sürekli mücadele içerisinde olduğu bir dönem…

Bugüne kadar tüm dünyada gençlik ‘geleceğin kurucuları’ olarak görülmüş, onlara böyle bir misyon yüklenmişti. Ancak içinde bulunduğumuz dönemde yani hayatımızın giderek sanal hale gelmeye başladığı dijital çağ devriminin tam ortasında, artık bunu sorgulayan ve ‘özgür yaşamaya’ önem veren bir kuşak geliyor. Bu nedenle gençlik, sadece geleceği inşa edecek aktörler olarak algılanmamalı; aynı zamanda bugün yaşanan sorunların üstesinden gelmede, alternatif üretebilme potansiyeli taşıyan dinamik bir güç olarak da görülmelidir. Bütün düşüncelerini veya görüşlerini sadece anne babalarından değil, internetten de alan yeni kuşak gençlerimizin en büyük özellikleri iklim değişikliğine,  ortak akla,  kadın-erkek ve ırk ayrımcılığının kaldırılmasına,  teknolojik gelişmelere,  hayvan haklarına ve yaşadıkları kentlere çok önem vermeleri. Özellikle sosyal medyada muazzam bir iletişime sahip oldukları için, dünyanın herhangi bir yerindeki bir olaya hep birlikte tepki verebiliyorlar.

Bu güzel özelliklere sahip gençlerimizin çağdaş bir kimlik kazanarak, doğruluktan, aklın ve bilimin yol göstericiliğinden ayrılmayan, yurttaşlık sorumluluğunun bilincinde olan, özgürlük ve bağımsızlığı bir yaşam felsefesine dönüştüren kuşaklar olarak yetişmelerinin önünü açmak için öncelikle siyasetçilerimizden akademisyenlerimize, ilgili kamu kurumlarından sivil toplum kuruluşlarına varana dek tüm kurumların kolektif bir çalışma ile gençlerimizi çağın gerektirdiği tüm yetkinliklerle donatmak adına, nitelikli bir eğitim sistemi inşa etmek için çaba sarf etmesi gerekiyor. Yapılması gereken, eğitim politikaları oluştururken siyasal fayda gözetmekten vazgeçmek. Eğitimin üniversitede değil, okul öncesinden başladığını hatırlamak, eğitimde deneme-yanılma yöntemine son vermek, niceliğe değil, niteliğe odaklanmak, okul sayısıyla değil çağa hizmet eden yetkinlikler geliştirmekle övünmek. Özet olarak eğitimde reforma hava gibi, su gibi ihtiyacımız var!

Ayrıca, ivedilikle çağdaş bir gençlik politikasının güncel toplumsal dinamiklere uygun olarak yapılanması yaşamsal bir önem taşımaktadır. Çağdaş bir gençlik politikasının, gençlerin toplumsal yapıya aktif olarak katılmaları için koşulları sağlaması, kişisel gelişimlerinin sağlanması için eşit olanaklar tanıması ve her şeyden önce gençlerin tüm vatandaşlık haklarını kullanabilmelerini sağlaması gerekmektedir. Çünkü her gencimizin sabah onu uyandıran bir amaca ihtiyacı var. Bu amaca erişmek için vereceği mücadelede ülkenin tüm kurumları ve yasalarıyla güvence altına alındığını bilmeye, emeğin gücüne ve değerine inanmaya ihtiyacı var.

Bu konuda sivil toplum kuruluşlarımıza, yani bizlere görevler düştüğüne inanıyorum. Gençlerimizin hedefledikleri çalışmalar için harekete geçmelerine yardımcı olarak, onlara yaşadıkları sorunlar ile ilgili çözümün sadece başkalarından geleceğini değil, kendi çabaları ile de akranlarına, arkadaşlarına destek olabileceklerini, sorunlarına çözüm üretebileceklerini göstermek adına onları dinleyerek, anlamaya çalışarak, genç odaklı çalışmalara öncelik vermek gerektiğini düşünüyorum.

Sevgili Gençler,

Sizleri çok seven, sizlere önem ve değer veren Atatürk'ün yaktığı aydınlanma ışığını taşıyarak, bu aydınlığın sürekli olmasını sağlayacak Türkiye Cumhuriyeti'ni mutlu ve huzurlu yarınlara taşıyacağınıza inancım tamdır. Cumhuriyet'in sonsuza kadar genç ve diri kalması sizlerin çabalarıyla başarılacaktır. Türk Gençliği'ne bıraktığımız vicdani emanet, yalnız ve daima galip olmaktır ve eminim daima galip olacaksınız. Milletin yükselme şartları için atılacak adımlarda asla tereddüt etmeyin. “Milleti yükselme aşamasına götürmek için dikilecek engellere hep birlikte mani olacağız" sözleriyle sizlere seslenen Atatürk, Türk Gençliği'nin her zaman başarılı olacağına inancını dile getirmiştir. Edindiğiniz kazanımlarla yeniliklere öncülük edecek, sahip olduğunuz birikimi doğru, etkin ve verimli kullanarak yarınlarımızı biçimlendireceksiniz. Atacağınız her adımın, geleceğinde söz sahibi olacağınız ülkemiz için büyük önem taşıdığını asla unutmamalısınız.

Sözlerime Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu özlü sözünü de bir kez daha anımsatarak son vermek istiyorum: “Gençler, cesaretimizi kuvvetlendiren ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli örneği olacaksınız.”

Türk Ulusu'nun bağımsız ve özgür yaşama kararlılığının bir göstergesi olan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı içinde bulunduğumuz pandemi nedeni ile maalesef ki evlerimizden de olsa, yurdun her köşesinde, her yaştan gençlerle ve coşkuyla kutluyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, Kurtuluş Savaşımızın tüm kahramanlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı, rahmet ve gönül borcuyla anıyor, hepinize daha aydınlık, daha huzurlu ve sağlıklı günler diliyorum.