Aliyev, ”Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Rusya Devlet Başkanı Putin aşağıdaki şartları kabul eder. 10 Kasım Moskova saatiyle saat 00.00 itibari ile Dağlık Karabağ’da ateşkesin ve bütün askeri operasyonun durdurulmasına kabulünü ilan ediyoruz. Sevgili yurttaşlar, bu bildiri tarihi bir öneme sahiptir. Bildiri bir video konferans formatında imzalandı. Bildiri üç ülke tarafından imzalanacaktı. Ancak son anda Ermenistan Başbakanı bildiriyi imzalamayı reddetti. Bu yüzden açıklama ben ve Rusya Devlet Başkanı tarafından imzalandı. Paşinyan, bu bildiriyi imzalayacak biz onu buna mecbur ettik. Ancak o, bu bildiriyi kapalı bir yerde, kameralardan uzak bir yerde, korkakçasına, namertçesine imzalayacak. Bu bildiri uzun yıllar devam eden işgale son koyuyor. Bu bildiri Laçın ve Kelbecer bölgelerinin kan dökülmeden geri verileceğini gösteriyor” ifadelerini kullandı. Aliyev, ”Bu ifade tarihi bir öneme sahiptir. Bu açıklama Ermenistan'ın teslim olması anlamına geliyor. Bu açıklama uzun süren işgale son veriyor. Bu ifade bizim Şanlı Zaferimizdir” dedi. Paşinyan'ın anlaşmayı imzalamak zorunda kaldığı belirten Aliyev, ”Ama çok fakir, çok sefil bir durumda. Bu bildiriyi büyük bir gurur ve sevinçle imzaladım. Çünkü bu açıklama, uzun süredir devam eden işgale son veriyor. Bu açıklama, işgal altındaki diğer bölgelere Ağdam, Laçın, Kelbecer’in kan dökülmeden geri dönmemizi sağlıyor. Kısa bir süre belirlendi ve bu ilçeler bu ayın sonunda bize iade edilecek. Bu büyük bir mutluluk. Bu vesileyle Ağdam, Laçın, Kelbecer yöresi sakinlerini ve tüm Azerbaycan halkını bu vesileyle tebrik esiyorum. İşgal edilen bir bölge veya şehir her özgürleştiğinde, o şehirlerin ve bölgelerin sakinlerini tebrik ediyor ve hayatlarında ne anlama geldiğini hayal ettim. Bazıları, belki de çoğu, sorunun uzun yıllardır çözülmediğini görünce umudunu yitirdi. Geçtiğimiz 17 yılda, göçmenlerle yaptığım çok sayıda toplantıda ve onlara yeni evler teslim ettiğimde umutlarının her geçen yıl azaldığını gördüm. Onu gördüm, gönül yarasını gördüm. Bazılarının çoktan umudunu kaybettiğini gördüm. Evet minnettarlıklarını dile getirdiler, tabii kendileri için iyi koşullar yaratıldı, sorunları çözüldü. Bildiğiniz gibi Azerbaycan'da göçmenler için yapılan çalışmalar başka hiçbir ülkede yapılmıyor. Dünyanın birçok ülkesinde göçmenler var, ancak göçmenlerimizin durumu, diğer ülkelerdekilere durumuyla kıyaslanamayacak kadar olumlu. Ama asıl arzuları anavatanlarına dönmek ve benden geri dönmeyi istediklerini ilettiler. Onlarla her görüştüğümde onlarda güçlü bir irade, yenilmezlik, devlete sadakat ve aynı zamanda onların gözlerinde keder ve özlem gördüm. Bu bitti sevgili yurttaşlarım, artık geri dönüyorsunuz, geri dönüyoruz, Azerbaycan geri geliyor! Azerbaycan toprak bütünlüğünü yeniden sağlıyor. Bundan daha büyük bir mutluluk olabilir mi” diye konuştu. Anlaşmada Dağlık Karabağ'ın statüsü hakkında tek kelimenin bile geçmediğine vurgu yapan Aliyev, ”Bir konuyu bir daha ifade etmek ve sevgili halkıma iletmek istiyorum. Muhtemelen anlaşmada Dağlık Karabağ'ın statüsü hakkında tek kelime bile geçmediğini fark etmişsinizdir. Peki Ermeni tarafının Dağlık Karabağ'a bağımsızlık verilmesi yönündeki talepleri nerede? Ama onlara özerklik teklif ettiğimde, onlar aynı fikirde değillerdi. Hayır dediler, bu "bağımsız bir devlet". Uzun yıllar "bağımsız bir devlet" olarak yaşadılar ve Azerbaycan'dan bağımsızlık kazanmaları gerekiyor. Tek değil, Paşinyan. Ne oldu? Görünüşe göre Paşinyan'a olanlar yıllarca dillerde dolanacak. Ne oldu, Paşinyan, sen Cebrail'e gidiyordun. Dans ediyordun, duruma ne oldu? Statü cehenneme gitti, statü yok ve olmayacak. Ben başkan olduğum sürece de olmayacak. Dolayısıyla bu belgenin büyük bir anlamı var. Ben eminim ki, Azerbaycan halkı bu belgeyi çok önemseyecek, onu doğru ve büyük bir dikkatle okuyacak ve ne kadar büyük bir siyasi zafer kazandığımızı görecek” ifadelerini kullandı. Azerbaycan’ın askeri zaferinin, bu siyasi zafere ulaşmada olağanüstü bir rol oynadığını belirten Aliyev, ”Elbette son yıllarda ülkemizde yapılan çalışmalar, güzel atmosfer, halk ve iktidar birliği, siyasi ilişkilerin olumlu bir seviyeye yükselmesi, uluslararası itibarımız, uluslararası arenadaki faaliyetlerimiz, tabii ki ordu kurma, tüm bunlar zaferimizi sağladı. Eminim ki her bir Azerbaycan vatandaşı bu günlerin hayatının en mutlu günleri olduğuna inanıyor. Bu müjdeyi, Azerbaycan halkına da vermekten mutluluk duyuyorum. Bu tarihi belgeyi imzaladığım için mutluyum. Memleketimiz olan Karabağ'ımıza, Karabağ'ımızın tacı Şuşa'ya döndüğümüz için mutluyum ve bu topraklarda sonsuza kadar yaşayacağız. Bundan sonra kimse bizi o topraklardan çıkaramayacak” dedi. Aliyev sözlerini şöyle tamamladı: ”Bugün büyük bir gururla söyleyebiliriz ki, Fuzuli bizimdir, Cebrail bizimdir! Zengilan bizim! Gubadli bizim! Ağdam bizim! Laçın bizim! Kelbecer bizimdir! Şuşa bizim! Karabağ bizimdir! Karabağ Azerbaycan'dır! Azerbaycan halkına sevgiler! Çok yaşa Azerbaycan!”

Editör: TE Bilişim