Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde 14 Haziran 2018’de Rektör olarak atandınız. Yaklaşık 4 yıldır bu görevdesiniz. 4 yıl önce nasıl bir üniversite devraldınız. Ne gibi sıkıntılar yaşadınız? 4 yıl öncesine göre üniversitenin şu anki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, kurumsal olarak yarım asrı aşmış bir birikime sahip bir üniversite. Göreve geldiğim dönemde her kurum için olduğu gibi, göreceli olarak daha başarılı ya da daha zayıf yanları vardı. Ancak geçtiğimiz dört yıllık süreçte hem akademik hem idari hem de yapısal anlamda önemli adımlar attığımızı düşünüyorum. Öğrencilerimiz için açtığımız yeni ön lisans ve lisans programlarının yanı sıra disiplinler arası lisansüstü programlar, üniversite olarak girdiğimiz uluslararası sıralamalar, kamu ve üniversite iş birliklerinde atılan yeni adımlar, kurduğumuz yeni laboratuvarlar, hastanemize kazandırdığımız son teknoloji cihazlar, kampüsün fiziki olanaklarının iyileştirilmesi ve daha nicelerini sayabilirim. İrili ufaklı tüm çalışmalarımızı burada özetlemek oldukça güç, ancak benim ayrıca önem verdiğim bazı faaliyetler elbette var. Bunların başında Merkez Kütüphanemizde yaptığımız iyileştirmeler geliyor. Kütüphanemizde öğrenci ve araştırmacılarımızın kullanımına sunduğumuz basılı kitap sayısını artırdık ve son dört yılda kütüphanemize yaklaşık 10 bin yeni kitap kazandırdık. Fakültelerimizden hocalarımızın talep ettikleri değerli kitapları da temin ederek büyüttük kütüphanemizi ve 2021 yılında alımı yapılan yeni kitaplarla kayıtlı kitap sayısı 146 bin 654’e ulaştı. Bu sayıyı her fırsatta daha da artırmak için çabalıyoruz. İstiyoruz ki, öğrencilerimiz kütüphanemizde araştırmaları için aradığı her türlü kaynağı bulabilsin. Kütüphanede sunduğumuz hizmetin yanı sıra ESOGÜ Yayınevinin faaliyetleri de benim için çok önemli. Göreve geldiğimde odaklandığım konulardan biri de yayınevi faaliyetlerine hız vermek oldu ve geçtiğimiz dört yıl içerisinde çok sayıda kitabı okurla buluşturduk. Çünkü üniversite demek kitap demek, kütüphane demek. Sadece başkalarının yazdıklarını anlatarak ilerlemeyi sağlayamazsınız. Siz de başkalarının anlatacağı bilgileri yazmalı, bunları geniş okuyucu kitlelerle buluşturmalısınız. Yayınevimiz bu açıdan her geçen gün daha fazla ses getirecek yayınlar üretmeye devam ediyor ve biz de bu yayınları teşvik ediyoruz. Buna örneklerden biri, bu yüzyılın en önemli olaylarından biri olan pandemi sürecini her boyutuyla ele aldığımız bir kitabımızı üniversite yayınımız olarak bilim dünyasına kazandırdık. Bunun gibi ses getirecek, katma değerli yayınlar üretebilmek bizim için çok anlamlı. Bu tür yeni yayınlar ve güçlü bir kütüphane ile hem öğrencilerimize hem de bilim camiasına, ülkemize, şehrimize hizmet verme gayreti sergilemeye çalışıyoruz. Çalışmalarımızın bir yönü de kampüsümüzdeki fiziki iyileştirmelere dair. İmkânlarımız doğrultusunda kampüsümüzün her alanına dokunmaya, gelecek nesilleri de kapsayacak iyileştirmeler yapmaya çalışıyoruz. Bunlardan belki en önemli olarak gösterebileceğimiz; Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanemiz ile fakültelerimizin fiziki olarak ayrılması ile öğrencilerimize güvenli ve huzurlu bir çalışma ortamı sunmayı hedefledik. Bunun tamamlayıcısı olarak düşündüğümüz meydan düzenlemeleri ile kampüsümüzün merkezini öğrencilerimizin vakit geçirmekten keyif alacağı alanlar haline getirmeye çalıştık. Bu düzenlemelerin yanı sıra kampüs yeşillendirme faaliyetlerinin benim için çok daha farklı bir yeri olduğunu ifade etmeliyim. Hem ağaçlandırma çalışmaları ile hem de tıbbi ve aromatik bitkilerin ekimi ile kampüs yeşillendirme ve peyzaj çalışmaları yürüterek bugünkü öğrencilerimizin yanında gelecek nesillere neler bırakabileceğimizi de düşündüğümüzü söyleyebilirim. Dolayısıyla açıkça görülecektir ki, bugün Eskişehir Osmangazi Üniversitesi gelecek nesillerle ilgili adımlar atıyorsa, kurumsal olarak çok daha sağlam şekilde ayaklarını yere basıyordur.

4 yıllık dönemde hayata geçirdiğiniz projelerle ilgili bilgi verir misiniz?

Her ne kadar yaptığımız yenilikleri tek tek saymak mümkün olmasa da kampüsümüzün dört sene öncesine göre çok daha farklı gözüktüğünü söylemekle başlayabilirim. Tıp Fakültesi Hastanesi ile kampüsün ayrılması, Eğitim Fakültesi inşaatının tamamlanması, Rektörlük meydanı düzenlemeleri, kampüsün fiziki olanaklarının geliştirilmesi, ağaçlandırma ve çiçeklendirme faaliyetleri ilk etapta sayabileceklerimin başında geliyor. Üniversiteler fiziki ortamları ile dikkat çekse de asıl üzerine düşünülmesi gereken konu ise akademik faaliyetlerdir. Dolayısıyla Eskişehir Osmangazi Üniversitesi olarak akademik alanda da pek çok yeniliğe imza attığımızı söyleyebilirim. 2021-2022 eğitim öğretim yılında birçok bölüm ilk kez aldıkları öğrencileriyle eğitim hayatına başladı. Hukuk Fakültesi, Ziraat Fakültesinin Gıda Mühendisliği, Mühendislik Mimarlık Fakültesinin Uçak Mühendisliği bölümleri ile Eskişehir Meslek Yüksekokulunda Uçak Teknolojisi programına bu yıl ilk kez öğrenci aldık. Adalet Meslek Yüksekokulu ile on iki yeni lisansüstü programı hayata geçirdik.


 

Akademik alandaki adımlarımızı uygulama ve araştırma merkezleri ile de destekliyoruz. Eğitim ve Öğretimde Mükemmeliyet Uygulama ve Araştırma Merkezi, Tıbbi Jeoloji Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, Translasyonel Tıp Uygulama ve Araştırma Merkezi, Akıllı Sistemler Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sağlıkta Bilgisayar Destekli Tanı ve Tedavi Uygulama ve Araştırma Merkezi ile İleri Malzeme Teknikleri Uygulama ve Araştırma Merkezleri çalışmalarıyla Üniversitemize katkı sağlamaktalar. Tüm akademik yapılanmasıyla Üniversitemizin araştırma üniversitesi olması için gerekli alt yapıyı oluşturuyoruz. Bilimsel çalışmaların hizmete sunulması ve ticarileştirilmesini önemsiyoruz. Kamu ve sektörle iş birlikleri yürütüyoruz, tematik çalışma yapan araştırmacılara altyapı oluşturmak amacıyla kurduğumuz Teknoloji ve İnovasyon Merkezi, Ar-Ge Koordinatörlüğü, Teknoloji Transfer Ofisi ile Üniversite-Sanayi iş birliğini daha etkin ve verimli bir hale getirmeye çalışıyoruz. Ar-Ge projelerimiz TÜBİTAK tarafından destek almaya hak kazanıyor. Bunların en büyükleri 1,5 milyon Euro destekli HORIZON 2020 projesi ile ETTOM TEKNOLOJİ A.Ş. iş birliğindeki 1,3 milyon TL’lik “Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Girişimcilik Merkezi” projesi olarak kayıtlara geçti. Birkaç ay önce Meşelik Yerleşkemiz içerisine kurulması resmileşen “TEKNOGÜ Teknoloji Geliştirme Bölgesi” ile de Eskişehir ve çevresinde ihtiyaç duyulan girişimcilik ekosisteminin oluşturulmasını hedefliyoruz. Tüm bu projeler ve daha fazlasıyla bölgemizde teknoloji üretimi ile yeni istihdam kapasitesini artırmayı amaçlıyoruz.  

ESOGÜ’nün bilimsel makale ve çalışmalar konusunda durumu nasıl? Bunun daha da geliştirilmesi için çalışmalarınız var mı?

Üniversitemizin özellikle son dönemde en yüksek akademik değeri yüksek olan dergilerde yayın sayısını artırarak bir ivme kazandığını söyleyebilirim. Akademisyenlerimizin uluslararası arenadaki saygın dergilerde yaptıkları yayınları yakından takip ediyor ve başarılarından dolayı kendilerini tebrik ediyoruz. Nitekim Üniversitemizin 185 akademisyeni, Türkiye’de en çok atıf yapılan 10 bin bilim insanı arasında yer alarak Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’ni dünyada 1.491’inci, Türkiye’de de 26’ncı sıraya taşıdılar. ODTÜ URAP tarafından yapılan bir araştırmada da bilimsel yayınlarıyla Eskişehir Osmangazi Üniversitesi 11 sıralama kuruluşunun 8’inde bulunarak dünya sıralamaları listelerine bu dönemde adını yazdırdı. Bu ve benzeri araştırma kuruluşlarının sonuçlarını doğru yolda olduğumuza ilişkin bir dönüt olarak yorumluyoruz. Üniversitemizin uluslararası ilişkilerini geliştirmek ve artırmak için Bilim ve Araştırma Politikaları Kurulunu kurduk. Üniversitemizi uluslararası ölçekte öne çıkan, iyi tanınan, dikkate alınan ve iş birliği yapılan üniversite olarak geliştirmek öncelikli hedefimiz. Üniversitelerin kuruluş amacı bilgi üretmektir, bizim de temel gayemiz bu görevi en iyi şekilde yerine getirmek; öğrencilerimizi güncel bilgilerle donatarak geleceğe hazırlamaktır. Bu misyonu yerine getirdiğimize inanıyor, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nin başarı basamaklarını tırmanması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz.

Eskişehir’deki kurumlarla aranızdaki diyaloglar nasıl?

Şehrimizin öncü kurum ve kuruluşlarıyla iletişim halindeyiz. İç ve dış paydaşlarımızla gerçekleştirdiğimiz iş birliği anlaşmalarımıza her geçen gün yenilerini ekliyoruz. Eskişehir Sanayi Odası ile bölge sanayinin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik ortak kullanımlı Model Fabrika kurma, TUSAŞ ile geleceğin uçak mühendislerini yetiştirme, EnergyHUB Ar-Ge ve Teknoloji Sistemleri Anonim Şirketi ile enerji dağıtımında akıllı sistemler geliştirme gibi iş birliği anlaşmalarımız mevcut. İmzaladığımız protokollerle Üniversitemizin yanı sıra şehrimize ve ilgili sektörlere de faydalı olma gayesi taşıyor, ulusal/uluslararası iş birlikleri ile Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nin tanınırlığını artırmayı hedefliyoruz.

Üniversitenin akademisyen sıkıntısı var mı?

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi 12 Fakülte, 2 Yüksekokul, 5 Meslek Yüksekokulu, 4 Enstitü, 39 Uygulama ve Araştırma Merkezi ile geniş bir yelpazede ön lisans, lisans ve lisansüstü eğitimler vermektedir. 30 binden fazla öğrenci sayısı ile Eskişehir’in en kalabalık Üniversitesi olan Eskişehir Osmangazi Üniversitesinin de tüm üniversiteler için olduğu gibi akademisyen ihtiyacı bulunmaktadır. 380’i profesör, 189’u doçent, 297’si doktor öğretim üyesi olmak üzere toplamda 1.751 öğretim elemanı ile öğrencilerimizi geleceğe hazırlıyoruz. Her geçen gün büyüyen akademik kadromuzun sayısal olarak gösterdiği artıştan ziyade nitelik yönünde ilerleme sağlamasını istiyoruz. Bu hem halihazırda görevde bulunan personelimiz için hem de yeni göreve başlayacaklar için önemli bir kriter. Bu doğrultuda, alanında yetkin, uluslararası çalışmalar yapan akademisyenlerimizin aramıza katılmasıyla dünyanın en iyi genç üniversiteleri arasında yer alan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nin bu unvanı daha ön sıralarda karşılayacağını; ulusal ve uluslararası düzeyde tercih edilir ve rekabet edebilir saygın bir üniversite olarak geleceğe uzanacağını düşünüyoruz. 

Üniversite de açılacak yeni bölümler var mı?

Yeni bölüm açma kararlarımızda üniversite-sanayi iş birlikleri, uygulamalı eğitim olanakları, geleceğin meslekleri ile dijitalleşmenin yönlendirici olduğunu söyleyebilirim. Disiplinlerarası olması, geleceğin alanı olan havacılık ve ilgili teknolojiler ile lojistik alanlarını önemsiyoruz, bu alanlara ilişkin projeler geliştiriyoruz. Örneğin Hukuk Fakültesi bünyesinde Hava ve Uzay Hukuku Merkezi kurmayı düşünüyoruz. Bilindiği üzere 2020 yılında Yazılım Mühendisliği Anabilim Dalı ile Uçak Mühendisliği Anabilim Dalını kurmuştuk. Yazılım Mühendisliği, Aktüerya Bilimleri Bölümleri ile Laborant ve Veteriner Sağlık, Ağız ve Diş Sağlığı, İnsansız Hava Araçları Operatörlüğü, Alternatif Enerji Kaynakları, Nüfus ve Vatandaşlık Programlarının plan ve programları yapıldı, en kısa sürede öğrenci almaya hazır hale gelecekler. Belirtilen programlar ile birlikte Ülkemizin ve Bölgemizin ihtiyaçları doğrultusunda Rekreasyon Yönetimi, Turizm Rehberliği Bölümleri ve Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği, Sivil Savunma ve İtfaiyecilik,  Özel Güvenlik ve Koruma Önlisans Programları ve Özel Hukuk Yüksek Lisans Programlarının açılması için başvuru süreçleri devam ediyor. Bu süreçleri en kısa sürede tamamlayıp öğrenci almayı hedefliyoruz.

Meşelik Kampüsünde bir üniversite öğrencisi olsaydınız, kurumun nasıl bir rektör tarafından yönetilmesini isterdiniz?

Üniversiteler bilimin yuvasıdır. Bilimin ilerleme gösterebilmesi için özgür düşüncenin, fikir çeşitliliğinin üniversiteye hâkim olması gerekir. Böyle bir ortamda en üstten en alt basamağa kadar ister personel ister öğrenci olsun herkes birbirinin görüşlerine saygı göstermeli, alternatif fikirler de konuşulmalı ve ortak kararlar doğrultusunda müşterek hareket edilmelidir. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde bir öğrencinin ilerleyebilmesi, kendini geliştirebilmesi ve iyi bir üniversite öğrenciliği geçirebilmesi, bilimin rehber edinildiği ve adaletin terazisinin hiç şaşmadığı bir yönetim anlayışı ile mümkün olacaktır. Dolayısıyla bir üniversite öğrencisi eğitim sürecinin en önemli aşamalarından birini yaşadığı üniversite ortamında, eğer bu ilkeler yaşıyor ya da hissediliyorsa, bundan önemli ölçüde istifade edebilecek ve geleceğe daha emin adımlarla ilerleyecektir.  

Editör: TE Bilişim